| Biz kazanacağız çünkü gözlerimizden akan yaşlar aslında yüreklerimizden geliyor. | TED | سنفوز لأن الدموع التي تأتي على عيوننا تأتي من قلوبنا. |
| Ortada belgelerin olmasına sevindim, çünkü kazanacağız ve sen de ödeyeceksin. | Open Subtitles | يسعدني أنه يوجد إتفاق ورقي لأننا سنفوز و ستقوم بدفع المبلغ |
| Her zaman kazanacağız çünkü ölene kadar daima birbirimizin arkasını kollayacağız. | Open Subtitles | سنفوز دائماً لأننا سندافع عن بعضنا البعض دائما إلى غاية الموت |
| Bence biz daha farklı kazanırız. O adamları parçalayacağız. | Open Subtitles | اعتقد اننا سنفوز بفارق اكثر من ذلك بكثير |
| Ama gülümsemeyerek ölebilirim, çünkü artık savaşı kazanacağımızı biliyorum. | Open Subtitles | لكنني سأموت وأنا أضحك لأنني أعرف أننا سنفوز |
| Biz kazanacağız çünkü parti politikası hedeflerimiz yok. | TED | سنفوز لأننا ليس لدينا دوافع حزبية سياسية. |
| Biz kazanacağız çünkü bizim düşlerimiz var ve biz bu düşler için savaşmak istiyoruz." | TED | سنفوز لأن لدينا أحلام ولأننا على استعداد للدفاع عن تلك الأحلام |
| Biz kazanacağız eğer birlik olarak çalışırsak, çünkü insanların gücü güce sahip insanlardan çok daha fazladır. | TED | سنفوز إذا عملنا معا كفريق واحد لأن قوة الناس أقوى من السلطة. |
| Geri dön, takoz at. Daha ne yarışlar kazanacağız. | Open Subtitles | تقوم بالدوران و تدخل نفسك بالأقحام سنفوز ببعض السباقات , هذا كل ما ستفعله |
| Şimdi hanımlar, haberiniz ola, Virginia Askeri Oyunlarını kazanacağız. | Open Subtitles | لعلمكم سيداتي نحن سنفوز بمسابقة فيرجينا العسكرية |
| "Grupların Savaşı" 'nı kazanacağız. Ben Benjamin'lerle giderken | Open Subtitles | سنفوز بمعركة الفرق عندما أرحل إلى بنجامينس |
| Biliyorum. Gerçekten çok iyiler. - Evet, ama biz kazanacağız. | Open Subtitles | أعرف فهم جيدين حقا - أجل ولكننا الذين سنفوز - |
| Tamam abicim, sen gir izle maçını, ben totem yapayım, bak nasıl kazanacağız. | Open Subtitles | حسناً يا أخي، استمر بمشاهدة المباراة وأنا سأصنع طوطماً، وبعدها سنفوز بالمباراة. |
| Bence biz daha farklı kazanırız. | Open Subtitles | اعتقد اننا سنفوز بفارق اكثر من ذلك بكثير |
| Karar senin, tatlım. Ama her durumda biz kazanırız. | Open Subtitles | الخيار لك يا عزيزي ولكن بكلتا الحالتين سنفوز |
| Onla veya onsuz kazanacağımızı biliyordu. Tıpkı öleceğimizi bildiğimiz gibi... | Open Subtitles | عرف أننا سنفوز به أو بدونه كماعرفنحنأنناسنموت.. |
| Asla. Bu maçı kazanıyoruz değil mi, Luke? | Open Subtitles | نحن سنفوز بهذه المباراة اليس كذلك يا لوك ؟ |
| İnşa ettikleri o büyük silahı tamamlarlarsa, bu savaşı kazanabiliriz. | Open Subtitles | لو أتموا سلاحهم الكبير هذا فلربما سنفوز بهذه الحرب |
| Blok yaparsak, yeneriz. | Open Subtitles | ان هاجمنا، سنفوز |
| Eğer bunu başarırsak tank bizim olacak. Bunun için günde 120 puan alacağız. | Open Subtitles | سنفوز بالدبابة فهذا يساوي 120 نقطة في اليوم |
| Bu durumda yarışı Kazanacak mıyız? | TED | إذاً، هل سنفوز في هذه الحالة بالسباق؟ |
| Onun rızasını birlikte kazanalım. | Open Subtitles | سنفوز هنا سوياً |
| Savaşı kazanacağımız ve Ateş Ulusu'nun gücünü göstereceğimiz gün, o gün olacak. | Open Subtitles | بذلك اليوم سنفوز بالحرب و نثبت هيمنة قوم النار. |
| Eğer o bağırsak sondası olan ahmağı almasalardı kazanabilirdik. | Open Subtitles | وكنا سنفوز لولا أنهم لم يسمحوا لذلك النذل صاحب فتحة القولون بالدخول |
| Ne kadar kötü olursa olsun durum ortadaydı, kazanacağımızdan emindik. | Open Subtitles | مهما كانت سيئة حصلت هذه الحالة، كنت على يقين من أننا سنفوز. |