| Courtney, fıstık ezmesi çorbası... ütülmüş ördek ve lapa ezme alacaksın. | Open Subtitles | نعم عزيزتي كورتني سوف تحصلين على حساء زبدة الفول السوداني مع البط المدخن و القرع المهروس |
| Mahkeme celbimizi göndereceğiz. Her şeyi alacaksın. | Open Subtitles | سوف نرسل استدعاءً لكم سوف تحصلين على كل شيء |
| Bu iş biter bitmez kuruşuna kadar alacaksın. Ameliyattan sonra. | Open Subtitles | سوف تحصلين على كُلّ بنس عندما ينتهي هذا. |
| "Kayınpederinin evine dönersen, paranı alırsın" | Open Subtitles | عندما تذهبين إلى نسائبك سوف تحصلين على المال هناك |
| Ben olmadan parayı alacağını mı zannediyorsun? | Open Subtitles | تعتقدين انك سوف تحصلين على يوم الدفع بدوني؟ |
| Ben sana görüşmeleri ayarlarım, İşi sen alırsın. | Open Subtitles | سوف تحصلين على العمل |
| Böylesine istediğin o tahtı alacaksın, hiç şüphem yok. | Open Subtitles | سوف تحصلين على ذلك العرش الذي تحلمين به، أنا متأكد من ذلك |
| Gösteri için en öndeki bir sırayı alacaksın. | Open Subtitles | سوف تحصلين على مقعد في أول صف كي تشاهدي أجمل عرض لموهبتي! |
| - Yüzüğünü birgün alacaksın. | Open Subtitles | سوف تحصلين على خاتمك في يوم ٍ ما |
| İstediğini alacaksın. | Open Subtitles | سوف تحصلين على أكثر مما تريدينه |
| Beyefendiye gülümsersen şeker alacaksın. | Open Subtitles | ابتسمي للسيد و سوف تحصلين على حلوى |
| Düzenli olarak paranı alacaksın. | Open Subtitles | لذا سوف تحصلين على نقود بصفة منتظمة |
| Şimdi hakkettiğini alacaksın! | Open Subtitles | الآن سوف تحصلين على ما تستحقين |
| "Daha iyi bir eğitim alacaksın. Güvende olacaksın. Endişelenmem gerekmeyecek." modunda. | Open Subtitles | كل ما تقوله "سوف تحصلين على تعليم افضل ، سوف اطمئن ، لن اقلق " |
| Sonunda istediğin işi alacaksın. | Open Subtitles | سوف تحصلين على الوظيفة أخيراً. |
| İstediğini alacaksın. | Open Subtitles | انتظري هناك سوف تحصلين على ماتريدين |
| Sigorta paranı kesin alırsın. | Open Subtitles | سوف تحصلين على ضمان بالتأكيد هذا صحيح يا عمة لكن.. |
| Sonra, evlilik sözleşmesinden paranı alırsın ve buradan toz olur gideriz. | Open Subtitles | بعدها, سوف تحصلين على النقود من خلال سند الزواج و بعدها سوف نخرج من هنا |
| Bu arada o işi alacağını da sanmıyorum artık. | Open Subtitles | وبالمناسبة انا لا اعتقد انك سوف تحصلين على العمل مجددا |
| Başrolü alacağını biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلمين أنك سوف تحصلين على الدور الرئيسي - |
| - Yardım alacağını söyledi yoksa... | Open Subtitles | وقالت انك سوف تحصلين على المساعدة او |
| Ben sana görüşmeleri ayarlarım, İşi sen alırsın. | Open Subtitles | سوف تحصلين على العمل |