| Bence çok kötü bir şey yaptın ve şimdi bunun bedelini hayatınla ödeyeceksin. | Open Subtitles | أعتقد أنك فعلت شيئاً سيئاً جداً وأنت الآن سوف تدفع حياتك من أجله |
| Ama sonunda dengeyi bulurlar. Bedelini ödeyeceksin. | Open Subtitles | و لكن فى النهاية اٍنه يتوازن سوف تدفع ثمن ذلك |
| Şartlı salıverilirsem ya da bir seneden fazla yersem yüz bin daha ödeyeceksin. | Open Subtitles | إذا أدنت أو وضعت تحت المراقبة ..وإذا قضيت أكثر من عام سوف تدفع 100.000 أخرى |
| Ama, o veya onun şirketi başka şekillerde cezalarını ödeyecek... ve onlara ödetmeliyiz. | Open Subtitles | لكن شركته سوف تدفع الثمن بطريقة أخرى ويجب علينا أن نجعلهم يدفعون الثمن |
| Tamam, burada geçirdiğim iki senenin hesabını vereceksin. | Open Subtitles | حسناً، سوف تدفع ثمن السنتين التي قضيتها هنا |
| Benzin için borcunu ödeyeceksin. | Open Subtitles | سوف تدفع لي من أجل كل ما صرفته من الوقود |
| İzinsiz giren kişi, yaptığının bedelini ağır ödeyeceksin. | Open Subtitles | الآن، الدخيل، سوف تدفع ثمنا باهظا لما قمتم به. |
| Geriye kalan kısacık ve rezil hayatının her gününde bunun bedelini ödeyeceksin. | Open Subtitles | كل يوم , سوف تدفع ثمن هذا كل يوم الى نهاية حياتك القصيرة الحقيرة |
| O vazonun parasını ödeyeceksin, göt herif. | Open Subtitles | أنته سوف تدفع ثمن هذه الزهريه,ايها المؤخره اللعين؟ |
| Doktor masraflarımı, pedikür masraflarımı ve ilaç masraflarımı ödeyeceksin. | Open Subtitles | سوف تدفع فواتير طبيبي , وفواتير العناية بقدمي , و فواتير أدويتي |
| O bize canlı lazım. Bunu kellenle ödeyeceksin. | Open Subtitles | أيها الأحمق,نحن نحتاجها حية سوف تدفع ثمن هذا |
| Çünkü, vurduğun Eyeborg'un parasını ödeyeceksin. | Open Subtitles | ،وذلك يعنى أنك أبله لأنك سوف تدفع ثمن تلك العين الآلية . التى قمت بإطلاق النار عليها |
| Bugünden itibaren, ne kaçırıyor ya da çalıyorsanız %20'sini bana ödeyeceksin ve Poker Surat'ın işlerine yol vereceksin. | Open Subtitles | من اليوم أنت سوف تدفع لي 20 في المئة من الاشياء التي سوف تسرقها وسوف تؤمن طريق لوجه البوكر و عملياته |
| Ve hangi sırrı neden saklıyorsan öğrendiğimde, bedelini ödeyeceksin. | Open Subtitles | و عندما اكتشف السر الذى تخفيه و لماذا سوف تدفع |
| Hayır, Jedi öldürme sırası bende. Anakin! Yaptığının bedelini ödeyeceksin. | Open Subtitles | لا , انه دورى لان اقتل جاداي اناكين سوف تدفع فيما تسببت به كان لابد الا تتدخل هذا لاجل اوبي وان |
| Sürdüğün rezil hayatın kefaretini ödemeyi arzu edersen, kardeşim, emin ol, fazlasıyla ödeyeceksin. | Open Subtitles | إذا كانت رغبتك بدفع كفارةٍ لحياتك البائسة أخي, دعني أخبرك أنت سوف تدفع كثيراً |
| Bu yüzden sigorta şirketi, fabrikaya 60 bin sterlin ödeyecek. | Open Subtitles | لذا الآن شركة التأمين ببساطة سوف تدفع للمصنع ستون ألف جنيه |
| Sonra da konteyner deposunda beraber çalıştığınız o mülteci arkadaşlarınla kazandığın paranın yarısını bana vereceksin. | Open Subtitles | وبعدها سوف تدفع لي نصف ما أدفعه لك من عرق جبينك وذلك يشمل أصدقائك الحمقى في ساحة الحاويات |
| Tamam parasını öderiz. Topla şunları! | Open Subtitles | نحن سوف تدفع ثمن ذلك بالطبع، يستلم. |
| İzin ver de şu kaburgaları fırına atayım. Arabayı ben sürerim. | Open Subtitles | فقط اسمحوا لي أن الحصول على هذه الأضلاع في الفرن، وأنا سوف تدفع. |
| Beni kurtarmanızın yanı sıra ne kadar ödeyeceksiniz? | Open Subtitles | بجانب اخلائي من القضيه ماذا سوف تدفع لي في هذه المهمه ؟ |
| Yok eğer yapmazsan bedelini ödemek zorunda kalırsın. | Open Subtitles | ... لكنك , إذا لم تفعل سوف تدفع الثمن |
| Bu da ilişki olmasa dahi ödeme yapacaksın anlamına geliyor. | Open Subtitles | هذا يعنى أنك سوف تدفع المال حتى لو لم تتمَّ العلاقه |