"سوف نأتي" - Translation from Arabic to Turkish

    • geleceğiz
        
    • geliriz
        
    • Geliyoruz
        
    • orada olacağız
        
    Şerif nerede olduğunu söyle, seni almaya geleceğiz. Open Subtitles ايها المأمور أخبرني أين أنت سوف نأتي لأحظارك
    Senin için geleceğiz ve zarar vermeye değil, öldürmeye. Open Subtitles سوف نأتي من أجلك ليس من اجل أن نقوم بإيذائك بل لنقتلك
    Şimdi burada beklemelisiniz. Güvenli olunca sizi almaya geleceğiz. Open Subtitles الان انتظروا هنا,عندما يصبح المكان امناً سوف نأتي لأخذكم
    Eğer hayır dersen, Elwood ve ben haftanın her günü kahvaltı... öğle yemeği ve akşam yemeği için buraya geliriz. Open Subtitles اذا قلت لا ، اللوود و انا سوف نأتي لك هنا من اجل الافطار .. ِ و الغداء و العشاء كل يوم طوال ايام الاسبوع
    Önemli değil. Biz sana geliriz. Yerini söyle yeter. Open Subtitles لابأس, نحن سوف نأتي إليك فقط ما إسم المكان
    Kuzeybatı tarafından Geliyoruz. Open Subtitles لتأخذوا حذركم، سوف نأتي من الجانب الشمال الغربي
    Chloe, çitin yanında durun. Sizi almaya Geliyoruz. Open Subtitles كلوي ابقي بقرب السياج سوف نأتي لك
    - Mutlaka orada olacağız, kaçta? Open Subtitles سوف نأتي بالتأكيد أي ساعة ؟ الثامنة ..
    Bir sonraki partinize geleceğiz, çünkü ben onu iyileştiriyorum. Open Subtitles سوف نأتي لحفلتكم القادمة لأني سأقوم بإصلاحها
    Daha sık geleceğiz,söz. Open Subtitles أعدكما بأننا سوف نأتي لزيارتكما بشكل أكبر
    Az sonra Yılanlar ve Merdivenler oynamaya yanına geleceğiz. Open Subtitles ولكننا سوف نأتي ونلعب معكِ الأفعى والدرج خلال دقائق
    Az sonra Yılanlar ve Merdivenler oynamaya yanına geleceğiz. Open Subtitles ولكننا سوف نأتي ونلعب معكِ الأفعى والدرج خلال دقائق
    Yürüyemeyecek durumda olanları tahliye etmek için size doğru geleceğiz ama kasabanın geri kalanını güneye doğru götürmemiz gerek. Open Subtitles سوف نأتي إليك الآن لإخلاء العجزة لكن علينا جعل باقي المدينة تهجر إلى الجنوب
    Yarın tekrar geliriz. Her zaman bir şans-- Open Subtitles سوف نأتي مجدداً غداً، تعرفين أنه هناك دائماً فرصة.
    İşimiz bittikten sonra geliriz, olur mu? Open Subtitles أتعرف ماذا؟ سوف نأتي بعد الحفل، بعد أن ننتهي، أليس كذلك؟
    Seni ziyarete geliriz. Open Subtitles . سوف نأتي لكي نزورك
    Yarın tekrar geliriz. Bugün göreceğimiz başka fabrikalar var. Open Subtitles لا داعي لهذا سوف نأتي في الغد
    Tamam, Geliyoruz. Open Subtitles حسناً ، سوف نأتي
    Debbie, ev sahibi etrafı kurutana kadar size kalmaya Geliyoruz ama baban sana bir şey sormak istiyormuş. Open Subtitles ديبي) نحن سوف نأتي لك) كي نبقى معك حتى يجفف مالك المنزل الاشياء لكن والدك قال انه يحتاج ان يسألك شيئا
    Tamam, orada olacağız. Open Subtitles حسناً يا مايا سوف نأتي بعد قليل
    Peki, orada olacağız. Open Subtitles حسناً، سوف نأتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more