"سوى واحد" - Translation from Arabic to Turkish

• sadece bir tane
• Yapacak tek bir
• sadece bir kişi
• bir tane var

Üzgünüm, Randy, sadece bir tane var. ...ve onunla yengeç kekimi yerken Skynyrd dinleyeceğim.
آسف راندي، لا أحمل سوى واحد وأريد الاستمتاع الى أغنية لفرقة سكينيرد اثناء تناول فطائر السرطان

İlginçtir ki Daniel Craig'e kadar sadece bir tane İngiliz James Bond oldu.
ومن المثير للاهتمام، حتى دانيال كريغ، لم يكن هناك سوى واحد الإنجليزي جيمس بوند.

Paylaşırsınız bunu. sadece bir tane var çünkü.
خذ هذا، عليك أن تشارك، لأني لا أملك سوى واحد

Yapacak tek bir şey var.
ليس لدينا سوى واحد.

Dışarıda sadece bir kişi bıraktılar. O adama karşı iki kişiyiz.
نحن اثنان و هم لم يتركوا سوى واحد من رجالهم بالخارج

Çünkü ondan sadece bir tane var, ve o da tamamen benim.
لأنه لا يوجد سوى واحد وهو لى فقط

Sadece bir saldırı oldu. sadece bir tane saldırı oldu...
لم يكن هناك سوى واحد كان هناك واحد فقط

- Kaiba, sadece bir tane vardı. - Evet, doğru.
لم يكن هناك سوى واحد

Benden sadece bir tane var tamam mı?
لا يوجد سوى واحد مني

Benim oturduğum yerde sadece bir tane var.
لا أرى سوى واحد فحسب

Ve Sue Sylvester için sadece bir tane eşleme vardı.
(ولم يكن هناك تطابق سوى واحد لـ (سو سيلفستر

Serena, anahtarlar ile ilgiliyse dediğim gibi, sadece bir tane kalmıştı ve o da Blair'a ayrılmıştı.
سيرينا ) , اذا كان هذا بخصوص المفتاح) كما قلت لم يتبقى سوى واحد (وكان يحمل اسم (بلير

Ben... Bende sadece bir tane var.
ليس لدي سوى واحد.

- Artık sadece bir kişi var.
لم يتبقَ سوى واحد الآن

sadece bir kişi kaldı.
لم يبق سوى واحد

"Bizden sadece bir kişi olabilir"
"لا يُمكن أن يوجد سوى واحد"