| Bir süre daha poğaça yemek zorundayız. | Open Subtitles | حسنا، سيتوجب علينا اكل الكثير من الفطائر لمدة من الزمن |
| Ne yazık ki, Bay Henessey, 4,000 insanı öldürmeye ne kılıf bulacağımız konusunda hiçbir fikrim yok, o yüzden bunu sahiden yapmak zorundayız. | Open Subtitles | لسوء الحظ يا مستر هينيسى ليس لدى فكره كيف سأزيف مصرع 400شخص لذلك سيتوجب علينا فعل ذلك حقيقيا |
| Eğer kurtulamazsak, burada uzun bir süre daha yaşamamız gerekecek! | Open Subtitles | اذ لم يتم انقاذنا سيتوجب علينا البقاء هنا مدة طويلة من الزمان |
| Eğer kurtulamazsak, burada uzun bir süre daha yaşamamız gerekecek! | Open Subtitles | اذ لم يتم انقاذنا سيتوجب علينا البقاء هنا مدة طويلة من الزمان |
| Bağlantıları zorla kesme konusunda bir karar vermek zorunda kalacağız. | Open Subtitles | سيتوجب علينا إتخاذ القرار سريعاً حول إزالة الوصلات بشكل إجباري |
| Temizlemem gerekir diye kâfi miktarda tuz bulundurmamız gerek. | Open Subtitles | حسناً ، سيتوجب علينا أن نُجهز كمية كبيرة من المياه المالحة في حالة ما إذا اُصبت بالمرض |
| Larry, 10. caddeye dön. Bu çağrılardan birisine gitmek zorundayız. | Open Subtitles | لارى توجه الى شارع 10,سيتوجب علينا ان نلبى احدى هذه النداءات |
| Herbert, MRI makinesine sığamayacak kadar irisin. Bu yüzden seni hayvanat bahçesine yollamak zorundayız. | Open Subtitles | حجمك كبير بالنسبة لأجهزة التصوير بالرنين المغناطيسي الموجودة لدينا لذا سيتوجب علينا اصطحابك إلى حديقة الحيوانات |
| Aslında gidebiliriz ama Karen ve Freddy ile uçmak zorundayız. | Open Subtitles | حسناً، نستطيع ذلك ولكن سيتوجب علينا أن نحلق مع كارن وفريدي |
| Hayatlarımızın sonuna kadar bu kararla yaşamak zorundayız. | Open Subtitles | وهذا قرار سيتوجب علينا التعايش معه لبقية حياتنا |
| Ama bu konuyu burada bırakmak zorundayız. | Open Subtitles | ولكننا سيتوجب علينا أن نتركه الموضوع على هذا القدر. |
| Eve gidip onunla yüz yüze konuşmak zorundayız. | Open Subtitles | سيتوجب علينا أن نذهب إلى المركز ونتحدث إليه وجهًا لوجه. |
| Bunun yerine onları İngiltere Bankası'na almamız gerekecek. | Open Subtitles | سيتوجب علينا أخذهم لبنك إنجلترا بدلاً لذلك |
| Pekâlâ, onlarla başa çıkmanın başka bir yolunu bulmamız gerekecek. | Open Subtitles | سيتوجب علينا معرفة طريقة أخرى للتعامل مع هؤلاء الأشخاص |
| Eğer onları altetmek istiyorsak, onların seviyesine inmemiz gerekecek. | Open Subtitles | والآن، إذا كنا سنهزمهم سيتوجب علينا أن نغوص لمستواهم. |
| Ama şarkı söyleyip bizi eğlendirmeniz gerekecek. | Open Subtitles | سيتوجب علينا أن نجعلكم تغنّوا وترفِّهونا. |
| Yoksa taramalarımızı özel günler için saklamamız gerekecek. | Open Subtitles | وإلا سيتوجب علينا أن نبقي على الفحص لمناسبات فاخرة |
| Tamam ama burası hala bizim dairemiz. Seni tutuklatmak zorunda kalacağız. | Open Subtitles | حسناً, ولكنها لا تزال شقتنا سيتوجب علينا مقاضاتك |
| Eğer gitme zamanına kadar herhangi bir çözüm bulamazsam, o zaman sen ve ben kendi başımıza buradan ayrılmak zorunda kalacağız. | Open Subtitles | لو لم أكتشف أي حلُّ حينها سيتوجب علينا أنا وأنتِ المغادرة بنفسنا |
| bu saçma sapan şeyi durdurmak zorunda kalacağız,... ayrıca muhtelemen senin sağlığın açısından pek iyi olmayacak. | Open Subtitles | و سيتوجب علينا التوقف عن المجيء هنا .. و هذا مقرف .. ِ |
| Peki, bir şey ile gelip gerekir. | Open Subtitles | . حسناً ، سيتوجب علينا أن نجد شيئاً ما |
| Sizden, burayı terk etmenizi istemek zorunda kalırız tamam mı? | Open Subtitles | سيتوجب علينا أن نطلب منك أن تخرج من الحي حسناً؟ |