| Neden kendi kocana ne olduğunu hiç merak etmiyorsun Bayan Kennedy? | Open Subtitles | هل أنت مهتمة بمعرفة ما أصاب زوجك يا سيدة كينيدي ؟ |
| Çok sevgili Bayan Kennedy! Karşıma çıkacak kadar yüzsüzsün demek. | Open Subtitles | عزيزتي السيدة كينيدي الغالية جداً سيدة كينيدي |
| Coşkun duygularımla seni şaşırttıysam bağışla sevgili Scarlett, yani sevgili Bayan Kennedy. | Open Subtitles | أغفري لى ترويعي أياك بعواطفي المندفعة يا عزيزتي سكارليت أقصد يا عزيزتي سيدة كينيدي |
| Bayan Kennedy, bütün First Lady'ler ve başkan Madison zamanından beri bütün yönetimler Beyaz Saray'da irili ufaklı değişikliklere gitmişlerdir. | Open Subtitles | سيدة "كينيدي"، كل سيدة أولى وكل إدارة منذ عهد الرئيس "ماديسون"، قد أجرت تغييرات أكبر أو أصغر في البيت الأبيض، |
| - Kocamın yanında olmak istiyorum. - Üzgünüm, Bayan Kennedy. | Open Subtitles | أريد ان أكون مع زوجي أسفة، سيدة كينيدي |
| Sizce hatırası nasıl yaşatılmalı Bayan Kennedy? | Open Subtitles | وكيف توّدين أن يتم تذكّره، سيدة "كينيدي"؟ |
| Size saygım sonsuz. Fakat böyle bir şey olamaz Bayan Kennedy. | Open Subtitles | مع كل احترامي لك، يبدو ذلك مستبعداً، سيدة "كينيدي". |
| Bayan Kennedy, bu hükümetin sanatçılar, müzisyenler yazarlar ve şairlerle çok özel ilişkileri oldu. | Open Subtitles | سيدة "كينيدي".. لقد أظهرت هذه الإدارة علاقة خاصة بالفنانين والموسيقيين والكتاب والشعراء. |
| Bayan Kennedy, vardığımızda otopsi işlemleri için hastaneye geçeriz. | Open Subtitles | عندما تحط طيارتنا، سيدة "كينيدي"، نحتاج أن نتوجه مباشرة إلى المستشفى لتشريح الجثة. |
| Arlington'a hoş geldiniz Bayan Kennedy. Teşekkürler. | Open Subtitles | -مرحباً بكم في "أرلينغتون"، سيدة "كينيدي ". |
| Eşiniz sizi çok seviyordu Bayan Kennedy. | Open Subtitles | لقد أحبّك زوجك، سيدة "كينيدي". أنا واثق من هذا. |
| Bir şey diyemiyorum, Bayan Kennedy. | Open Subtitles | أنا.. أنا لا أعرف بخصوص هذا. سيدة "كينيدي". |
| Dediğim gibi Bayan Kennedy, keşke imkan olsa tüm isteklerinizi karşılayabilsek. | Open Subtitles | كما قلتُ لكِ، سيدة "كينيدي". أتمنى لو كان هناك المزيد الذي يمكننا القيام به لتحقيق رغباتكم. |
| Tüm saygımla söylüyorum her şeyin merkezindeydiniz Bayan Kennedy. | Open Subtitles | مع كل الاحترام، لقد كنتِ في مركز كل ذلك، "سيدة كينيدي". |
| Bu ülkede bir iz bıraktınız Bayan Kennedy. | Open Subtitles | لقد تركتِ بصمتكٍ على هذا البلد، سيدة "كينيدي". |
| İyi akşamlar, Bayan Kennedy. | Open Subtitles | طاب مساؤك يا سيدة كينيدي |
| Bayan Kennedy. | Open Subtitles | أوه، سيدة كينيدي |
| - Evet, kapalı Bayan Kennedy. | Open Subtitles | نعم مغلق، سيدة كينيدي |
| Bayan Kennedy, bunu yapmak zorunda değilsiniz. | Open Subtitles | سيدة "كينيدي"، لستِ مضطرة لفعل هذا. |
| Hala genç bir kadınsınız, Bayan Kennedy. | Open Subtitles | ما زلتِ امرأة شابة، سيدة "كينيدي". |