"سيد والكر" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bay Walker
        
    Üzgünüm Bay Walker, ama tablo artık satılık değil. Open Subtitles انا آسف يا سيد والكر, اللوحة لم تعد للبيع.
    Ama bu fahişe benzetmesi beni henüz ikna etmedi Bay Walker. Open Subtitles لكن مثال العاهرة لم يقنعني حتى الان يا سيد والكر
    Hint sorununa fazla zaman harcayamam, Bay Walker. Open Subtitles لن أقضي وقتا كثيرا في تلك المسألة الهندية سيد والكر
    Sadece ticaret özgürlüğü değil Bay Walker. Open Subtitles ليس فقط بسبب حرية التجارة سيد والكر
    Bay Walker, o telefonu bırakmakla başlayabilirsiniz. Open Subtitles سيد " والكر " أريدك أن تضع الهاتف من فضلك
    Bay Walker, kardeşinize iki hafta içinde yoklama vermesi emredildi. Open Subtitles تم أمر شقيقك يا سيد (والكر) أن يذهب خلال اسبوعين
    Üzgünüm Bay Walker, ama daha fazla bekleyemeyeceğim. Open Subtitles أنا آسفة سيد والكر 00: 14: 12,946
    İnsaniyet Bakanlığından bahsediyoruz Bay Walker. Open Subtitles انها وزارة الموارد البشرية سيد والكر
    Kutsal odaya hoşgeldiniz Bay Walker. Open Subtitles مرحباً بك في مقرّي السرّي (يا سيد (والكر
    Kutsal odaya hoşgeldiniz Bay Walker. Open Subtitles (مرحباً بك في مقرّي السرّي يا سيد (والكر
    Bay Walker, elinizi serbest bırakın. Open Subtitles سيد " والكر " فقط أرخي يدك ثانيةً
    İrlandalı ve Yahudi neslinden, aynı sizin gibi, Bay Walker. Open Subtitles , و هو من أصول أيرلندية و يهودية (مثلك يا سيد (والكر
    Bakın Bay Walker, burası ordu. Justin sivil değil. Open Subtitles أنظر يا سيد (والكر) , هذا جيش (جاستن) ليس مدنياً
    İtiraf etme zamanı geldi Bay Walker. Open Subtitles "حان الوقت أن تتحدث بوضوح سيد "والكر
    Tam aksine Bay Walker, korku, bir katildir. Open Subtitles على العكس سيد "والكر" الخوف قاتل
    Lütfen ayrılmayın, Bay Walker.Chad Barry'nin menajeri Donald Dudley sizinle görüşecek. Open Subtitles , (رجاءاً انتظر للتحدث إلى (دونالد دادلي) يا سيد (والكر (مدير (تشاد بيري
    Bay Walker, müvekkiliniz sabah 7'de müvekkilimi aradı. Open Subtitles سيد (والكر) , موكلتك اتصلت بموكلي في الساعة السابعة صباحاً
    Bay Walker, ben Joyce Robertson. Sizi beklettiğimiz için özür dilerim. Open Subtitles سيد (والكر) أنا (جويس روبرتسون) آسفه تركتك تنتظر
    Bay Walker, sakinleşin lütfen. Sizinki gibi 80 bin dolarlık arabası olsaydı, zamanında Open Subtitles يجب أن تهدأ سيد والكر
    O zaman neden elinde bir silahla gezerek kendini öldüreceğini söylesin. Bay Walker. Open Subtitles ويهدد بقتل نفسه؟ سيد والكر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more