| Babacık seni bu 48 saatin her saniyesinde özleyecek. | Open Subtitles | سيشتاق والدكَ إليكَ في كلّ ثانيةٍ من هذه الساعات الـ48 |
| Artık o da bizim gibi annesini özleyecek. | Open Subtitles | انه سيشتاق لوالديه تماماً كما نشعر نحن |
| Ben gittiğimde beni özleyecek mi? | Open Subtitles | ما إذا كان سيشتاق إليّ عندما أرحل حتّى؟ |
| Sahi mi, bu daireyi bu kadar özleyeceğini düşünmemiştim. | Open Subtitles | حقا؟ لم اعتقد انه سيشتاق لهذه الشقة الى ذلك الحد |
| And for ever my heart will yearn | Open Subtitles | والى الأبد سيشتاق قلبى |
| Ama seni deli gibi özleyecektir. Bundan hiç şüphe bile etme. | Open Subtitles | لكنه سيشتاق إليك كثيراً لا يكن لديك شكٌ في ذلك. |
| Aferin kızıma. Babacığın seni çok özleyecek. Güle güle kızım. | Open Subtitles | والدك سيشتاق لكِ، وداعاً |
| Beni çok özleyecek. | Open Subtitles | سيشتاق الي كثيرا |
| Benim gibi o da seni özleyecek. | Open Subtitles | ومثلي هو سيشتاق لك |
| Katie, bence dünyada onu benden daha çok özleyecek tek insansın. | Open Subtitles | (كاتي)، أعتقد أنّك الشخص الوحيد في العالم الذي سيشتاق إليه أكثر منّي |
| Gour beni çok özleyecek. Bak bu kesin. Bir daha dönmeyecekler! | Open Subtitles | جور ) سيشتاق لي كثيرا , هذا مؤكد. |
| Evet, ama beni özleyeceğini söyledi. | Open Subtitles | نعم,لكنه قال انه سيشتاق الي |
| And for ever my heart will yearn | Open Subtitles | والى الأبد سيشتاق قلبى |
| Sürekli sızlanıp duruyordu eminim özleyecektir. | Open Subtitles | واصل لومك اللّا متناهي، وأوقن أنّه سيشتاق للموت. |