| Eminim sonunda sana giden yolu bulacak. | Open Subtitles | انا متأكده انه سيعثر على طريقه اليك فى النهاية |
| Peder Thomas daha fazla insan bulacak burada yaptığımız gibi o da yeni bir cemaat kuracak. | Open Subtitles | الاب توماس سيعثر على المزيد من الناجئين سيبدأ مجتمع جديد بناء على مافعلناه هنا |
| Davranış Analiz Birimi eşinizin katilini bulacak. | Open Subtitles | سيدي , مكتـبنـا سيعثر على الرجل الذي آذى زوجتك |
| Çalışmıyorken ellerimiz boş kalır ve şeytan boş eller için yapacak işler bulur. | Open Subtitles | في الوقت الذي لا نعمل فيه، تكون أيدينا فارغة، والشيطان سيعثر على عمل لتقوم به الأيدي الفارغة. |
| Siz daha duruşmaya çıkmadan önce bile size ulaşmanın yolunu bulur. | Open Subtitles | سيعثر على طريقة للوصول إليكما قبل أن نُجري المحاكمة حتى |
| Şansı varsa, ancak atıştırmalık olabilecek bir leş bulacak. | Open Subtitles | إن كان محظوظاً، سيعثر على جيفةٍ قد تُؤمنه ببعض الطعام، |
| Öyle ya da böyle insanların dünyasına girme yolunu bulacak. | Open Subtitles | بطريقة أو بأخرى، سيعثر على طريقه إلى عالم البشر |
| Hey. Dönüş yolunu nasıl bulacak? | Open Subtitles | أنت، كيف سيعثر على طريق عودته؟ |
| Ve Arayıcı İşaretleri bulacak. | Open Subtitles | والباحث سيعثر على العلامات |
| Bombacıyı bulacak. | Open Subtitles | سيعثر على المفجر |
| Denisoviç'e ilham vermezsek içindeki canavarı nasıl bulacak? | Open Subtitles | لو لم نلهم (دنيسفيتش)، فيكيف سيعثر على وحشه الباطني؟ |
| - Sizce birilerini bulacak mı? | Open Subtitles | -أتعتقد أنه سيعثر على أحد |
| - Sizce birilerini bulacak mi? | Open Subtitles | -أتعتقد أنه سيعثر على أحد |
| Bu pusulayı ona ulaştırırsanız kendisi Jamie'yi bulur. | Open Subtitles | إذا أوصلت هذه الرسالة له هو سيعثر على جايمي |
| Benim bıraktığım mesajı bulana kadar mühürleri bulur. | Open Subtitles | و كأنه سيعثر على رمز الحراسة بدلًا من الرسالة التي سأتركها له |
| Peter, Tommy'i bulur. Beni buldu. İki kez. | Open Subtitles | (بيتر) سيعثر على (تومّي) لقد عثر عليّ، مرتين |