| Bu iş bittiğinde kimin akademisi olacak göreceğiz. | Open Subtitles | سَنَرى مَنْ ستكون الاكاديمية الفائزة عندما ينتهى هذا التحدي |
| Bu arada, bunları tab ettirip, neler çıktığını göreceğiz. | Open Subtitles | في هذه الأثناء، نحن سَنُطوّرُ هؤلاء، نحن سَنَرى ما عِنْدَنا. |
| Kendi düğününü kendin organize etmek komik miymiş göreceğiz. | Open Subtitles | نحن سَنَرى كَمْ مضحك عندما أنت تُخطّطُ زفاف ملكِكَ. |
| O kılıcı çek de kimi yaralayacağını görelim Bakalım! | Open Subtitles | حسناً, إسحب هذه الإبرة, و سَنَرى مَن سَيثقُبُ مَن |
| Güvenlik kameralarını izleyelim. Orada her şeyi görürüz. | Open Subtitles | دعنا نَفْحصُ المراقبةَ الخفيةَ آلات التصوير ونحن سَنَرى ما يفيد |
| Ne bulabileceğimize bakacağız. | Open Subtitles | نحن سَنَرى ما يُمْكِنُ أَنْ نَكتشفَ خارجا. |
| Bakalım o uçuk kaçık çocuklar hapishaneyi nasıl bulacak. | Open Subtitles | نحن سَنَرى كَمْ أولئك الأطفالِ السخيفينِ سيحبونة في السجنِ. |
| Niçin sabah beni ofisimden aramıyorsun, Durumumuza bakarız? | Open Subtitles | الذي لا تَدْعو مكتبَي في الصباحِ، ونحن سَنَرى أين نَقِفُ. الموافقة؟ |
| Yani birbirimizi yine göreceğiz oldukça da sık, diye umuyorum. | Open Subtitles | أَعْني، نحن سَنَرى بعضنا البعض ثانيةً، غالباً كما أَتوقّعُ. |
| Dünyanın değişip değişmediğini mi göreceğiz? | Open Subtitles | نحن سَنَرى اذا كان العالم ه تَغيّرَ أم لا؟ |
| göreceğiz! Bundan daha güçlü bir şeyle gitmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | نحن سَنَرى بأنّنا سَنَحتاجُ إلى الحضور اكثر وأقوى مِنْ هذا |
| Kim kimi duvardan kazıyacak göreceğiz. | Open Subtitles | و سَنَرى مَنْ سيزيل اسم الآخر مِنْ الحائط |
| Resimler canlanıcak ve çok güzel insanlar ve şehirler göreceğiz. | Open Subtitles | هذه الصور ستريك الحياةِ، و سَنَرى المدينه الجميله والشعب الرائع ؟ |
| ...ama sonra apaçık göreceğiz. Yüz yüze. | Open Subtitles | لكن سَنَرى بشكل واضح، وجهاً لوجه |
| Kimin uçacağını göreceğiz. | Open Subtitles | نحن سَنَرى مَنْ نَستنفذُ غازاً. |
| Son gülen kim olacak göreceğiz! | Open Subtitles | نحن سَنَرى مَنْ يضحك الضحكةِ الأخيرةِ |
| Ne kadar büyük olduğunu görelim. | Open Subtitles | ثمّ نحن سَنَرى اي رجل كبير أنت. |
| Geçmişi çoktan gördük. Şimdi geleceği görelim. | Open Subtitles | رَأينَا الماضي الآن سَنَرى المستقبلَ |
| Doğruyu yanlışı görürüz. | Open Subtitles | نحن سَنَرى الذي حقيقيونُ والذي لَيسَ. |
| Yakında görürüz. | Open Subtitles | نحن سَنَرى قريباً. |
| Daha sonra da sizin kayıp hayaleti bulup bulamayacağımıza bakacağız. | Open Subtitles | وبعدها سَنَرى إذا يُمْكِنُ أَنْ نخيف شبحِكَ المفقودِ. حسناً |
| Acele postaların izini sürmek kolay değil ama bakacağız. | Open Subtitles | البريد من الدرجة الأولى أصلب لتَعْقيب، لَكنَّنا سَنَرى. |
| Bakalım o uçuk kaçık çocuklar hapishaneyi nasıl bulacak. | Open Subtitles | نحن سَنَرى كَمْ أولئك الأطفالِ السخيفينِ سيحبونة في السجنِ. |
| Bu engeli aştıktan sonra durumumuza bakarız. | Open Subtitles | نحن سنقفز هذه القفزةِ و سَنَرى. |