"شئت" - Translation from Arabic to Turkish

• istersen
• İstediğin
• istiyorsan
• istediğim
• isterseniz
• istersem
• dersen
• istediğini
• istediğiniz
• yap
• gitsin
• istiyorsanız
• Hoşuna
• istesen
• olursa

O çizgi kahraman. Kafasına ne istersen düşür. Bir şey olmaz.
كلا، هو شخصية كرتونية، أسقط عليه ما شئت ولن يشعر بشيء

Eğer istersen, San Diego'da senin için bir iş var.
هنالك وظيفة تنتظرك في سان دييغو، لو شئت أن تقبلها.

İstediğin kadarını say. Sende ne kadar varsa, bende dört fazlası var.
. عُدها كيفما شئت على قدر ما لديك ، لدي أربعة أضعافها

Evet, marinayı artık canlı olarak izleyebilirsin. İstiyorsan şimdi bile.
أجل، بمقدورك مشاهدة البثّ المصوّر لحوض السفن الآن إن شئت

150 santim kadar kısa veya istediğim kadar uzun olabiliyordum.
أستطيع أن أكون قصيرًا بقدر خمسة أقدم أو طويلًا بقدر ما شئت

Ne zaman isterseniz sizin için geri gelip mezarını bulabilirim.
يمكن ان اعود معك في اي وقت شئت وادلك عليه

Ya da ben fahişen olurum. İstersen ben de olabilirim.
أو يمكنني أن أكون السافل الخاص بك أيضاً، إذا شئت

Yeni bir bluz ile araştrmaya başlamak istersen ofisimde fazladan kıyafet var.
أملك في مكتبي ملابس إضافية لو شئت البحث وأنت ترتدين قميصاً جديداً

Tam tersine. İstersen koridorda uyuma özgürlüğüne sahipsin. - Alo?
على العكس, فانت لك مطلق الحرية فى ان تنامى فى الممر لو شئت

Hatta eğer istersen, valizini ben hazırlarım. Senin bundan ne kadar nefret ettiğini biliyorum.
سوف اجهز لك حقيبتك لو شئت, اعرف كم تكره هذا

Ne istersen yapabilirsin. LaTour'la işim henüz bitmedi.
ويمكنك ان تفعلى ما شئت, فانا لم انتهى من لاتور بعد

Sindirimi kolay olduktan sonra ne istersen yiyebilirsin, derler.
وأن بإمكانك تناول ما شئت طالما هو سهل الهضم

Bana bugün minicik bir iyilik yaparsan istediğin gece evi boş bırakacağım.
سأترك لك الشقة متى ما شئت إن أسديت لي صنيعاً صغيراً اليوم

İstediğin bu muydu, onca yaptığıma rağmen... Uzun zamandır mı berabersiniz?
افعلي ما شئت فهذا ما تفعلينه من مدة طويلة

Eğer istiyorsan beni vur ama anneni unutma tamam mı!
أطلق عليّ النار إذا شئت لكن لا تنسى والدتك

Eğer yaşamını alt üst etmek istiyorsan ve berbat şeylerle mahvetmek istiyorsan, devam et.
لذا فإن أردت تدمير حياتك و الإلقاء باللوم على الأشياء التي بالمنزل، افعل ما شئت

Seni bugün seni yakalayabiliyorsam seni istediğim zaman öldürebileceğimden de emin olabilirsin.
إن نلت منك اليوم يمكن أن تكون أكيد أن بأمكاني قتلك ساعة شئت

Pekala, ben saklarım. Ama bu sizin, ne zaman geri almak isterseniz.
حسنا سأبقيه معي ، ولكن يمكنك استعادته متى شئت

Ben bir göçebeyim. Nereye, ne zaman istersem giderim... Hiç kimseye sormaksızın.
أنا كالرحّال، اذهب أينما وحيثما شئت دون أن اسأل أحداً

Cahillik, yoksulluk, ne dersen de. Bu iş hep içimi yakıyor.
غباء، فقر، سمها كما شئت لقد كنت في عذاب مستمر

Üçüncü kişi ağzıyla konuşmayı kes ve şekerleme sepetinden istediğini al.
توقف عن التحدث بضمير الغائب واختر ما شئت من سلة البضائع

Ziyaretçi odasında istediğiniz kadar kalın Bayan Crosbie.
أبقى فى غرفة الزيارة كما شئت يا سيدة كروسبى

"Tamam, madem aşık oldun,... istediğini yap" dememi bekliyorsun.
أنت تريدني أن أقول حسناً، أنت واقع في الحب، افعل ما شئت.

Hoşuna gitsin ya da gitmesin, bugün benim onu okuldan almamı istedi.
شئت أم أبيت، لقد طلب مني أن آخذه من المدرسة اليوم

Birini öldürmek istiyorsanız, şuradaki petrol varillerinin arkasına saklanmış arkadaşımızla başlayabilirsiniz.
إن شئت قتل أحد، فابدأ برفيقنا المختبئ هناك وراء براميل النفط.

Hoşuna gitse de gitmese de sen Demokrat Parti'nin başkan adayısın.
انت مرشح الحزب الديمقراطى للرئاسه سواء شئت ام ابيت

Sana zarar veren adamlar istesen öldürürdün, değil mi?
أولئك الرجال الذين آذوك كنت لترديهم إن شئت أليس كذلك؟

Aranızda ne yaşanmış olursa olsun... Ezra neyi isteren başarabileceğini biliyordu.
مهما كان بينكما في النهاية عرف أن بإمكانك الذهاب حيث شئت