| Hepimiz kolunu camdan çıkaran çocukla ilgili trajik hikayeyi biliyoruz... karşı yönden gelen büyük kamyon kolunu koparmıştı. | Open Subtitles | جميعنا نعرف قصة الشاب المأساوية الذي أخرج ذراعه من النافذة، وقطعته شاحنة كبيرة كانت تسير بعكس الإتجاه |
| O inanılmaz General, o büyük kamyon ve o pistlerin kraliçesi gibi olan geniş alınlı kadın uçabiliyorlar, ve nesnelerin arkasını görebiliyorlar. | Open Subtitles | و شاحنة كبيرة بشعر عليه و مرأة تبدو مثل ملكة المدرج يمكنهم الطيران ويرون خلال الأشياء |
| Bir de büyük kamyon. | Open Subtitles | ذلك وأيضا شاحنة كبيرة |
| İlk olarak, bir kamyon bulmanızı istiyorum. büyük bir kamyon. | Open Subtitles | الشيء الأول الذي أريد منك أن تفعله هو إحضار شاحنة ، شاحنة كبيرة |
| Buradaki büyük bir kamyon cayır cayır yanan dev bir ateştopuna dönüştü. | Open Subtitles | لقد كانت شاحنة كبيرة والآن أصبحت كرة ضخمة من اللهب المشتعل خارج نطاق السيطرة |
| Onları taşıyacak kadar büyük bir kamyon olsa bile çok yavaş gider ve yakalanırız. | Open Subtitles | وأي شاحنة كبيرة كافية لحملهم يمكن أن تكون بطيئة وسهل الإمساك بها |
| - Hayır. Gümüş bir canavar kamyon sürüyor. | Open Subtitles | إنه يقود شاحنة كبيرة فضية. |
| Tamam, not ederim. Neyse, anlaşılan şu anda büyük bir kamyon oraya park etmiş. | Open Subtitles | أجل، سأتذكر ذلك على أي حال يبدو أن شاحنة كبيرة قد ركنت هناك الآن |
| - büyük bir kamyon çarptı. - İyi misin? | Open Subtitles | لقد صدمتنى شاحنة كبيرة هل أنت بخير ؟ |
| Hayır. Bence daha büyük bir kamyon tarafından taşınmış. | Open Subtitles | اعتقد حملوها بطريقة ما على شاحنة كبيرة |
| Ayrıca bir de büyük bir kamyon aldım. | Open Subtitles | أنا أيضا اشترى شاحنة كبيرة حقا. |
| büyük bir kamyon yolun ortasına devrilmiş. | Open Subtitles | أي شاحنة كبيرة تنقلب حق هنا. |
| Bu, büyük bir kamyon, bayan. | Open Subtitles | إنها شاحنة كبيرة سيدتي |
| Bir keresinde canavar kamyon gösterisi izliyordum. | Open Subtitles | شاهدتُ مرّة شاحنة كبيرة |