| Yani, parayı bana aktarmasına yardım etmeni istemeseydi gerçek senle asla tanışamazdım. | Open Subtitles | ...انا اعني ، انها اذا لم تطلب منك المساعدة لتحويل الاموال لي ... لم اكن سأتمكن من مقابلة شخصك الحقيقي |
| Küçük senle birlikte onu kargo bölümüne koyup orada kalmalarını söyledim. | Open Subtitles | وضعتها في غرفة الشحن مع شخصك الأصغر |
| Ama açıkçası Aidan, eski senle vakit geçirdikten sonra bunca acıyı hak edip etmediğini düşünmeye başladım. | Open Subtitles | ولكن , بأمانة , أيدن بعد قضائي وقت مع شخصك القديم But honestly, Aidan, after spending time with the old you, أتساءل إن كنت لا تستحق الخوض في هذا الألم |
| Eğer bodrum hakkında aynı rüyayı görüyorsan kişiliğinin temelinden bahsediyordur. | Open Subtitles | اذن ان كنت ترى احلاما متكررة بشأن قبو فذلك بخصوص المبادئ الاساسية عن شخصك |
| Eğer bodrum hakkında aynı rüyayı görüyorsan kişiliğinin temelinden bahsediyordur. | Open Subtitles | اذن ان كنت ترى احلاما متكررة بشأن قبو فذلك بخصوص المبادئ الاساسية عن شخصك |
| Hayır, senin kişiliğinin bir parçası. | Open Subtitles | بل هو جزءٌ من شخصك أنت. |
| - Gerçek senle yapamaz, hayır. | Open Subtitles | لا , ليس مع شخصك الحقيقي , لا |
| Ama kişiliğinin bir parçası o. | Open Subtitles | لكنه جزءٌ من شخصك... كلا. |