| Şu anda karşımda Robbie'nin tavuk ızgarasını iştahla yiyen çocuk 3 gün önce bir kadını öldürüp timsahlara yem olsun diye atmış gibi gelmiyor bana.Neyse, duvarlara okeechobee yerlileri. ne boksa artık yazdıysan ne olmuş. | Open Subtitles | الشيء الذي يجعل فتي مثلك قادر علي الجلوس هنا يأكل شرائح الدجاج |
| Altın tavuk, tavuk göğsü ve çorba yapabilirsiniz. | Open Subtitles | بإمكان صنع شرائح الدجاج ، .صدر الدجاج ، أو الحساء |
| Tatlı soğanlı tavuk teriyakili jalapeno biberi. | Open Subtitles | شرائح الدجاج المغطى بالبصل الحلو معَ البهارات وفلفل الموز |
| Kızartılmış tavuk bifteği meşhur olan bir bölgede yaşıyorum. | Open Subtitles | أنا أعيش فى منطقة معروفة شرائح الدجاج المقلية |
| Tadı gerçekten tavuk kanadı gibiydi. | Open Subtitles | نكهة شرائح الدجاج سيئة طعمها حقا كشرائح الدجاج |
| Sana tavuk scaloppini, bana köfteli makarna, | Open Subtitles | أحضرت لك شرائح الدجاج ومعكرونة لينغويني بكرات اللحم لي، |
| Baharatlı tavuk kanatlarını ben hazırladım. | Open Subtitles | . لقد عملتُ شرائح الدجاج |
| Roscoe sana tavuk kanadı getirdim. | Open Subtitles | (روسكو)، لقد جلبت لك بعضاً من شرائح الدجاج. |
| Parmak tavuk aldım. | Open Subtitles | إشتريت شرائح الدجاج |
| tavuk dilimleri. | Open Subtitles | شرائح الدجاج |