| Sen bir çeşit şeytani büyü falanmı yapıyorsun? | Open Subtitles | فى سلام أطلق الطاقه التى ستأتى من سحرى هل تقومين بعمل تعويذه شريره |
| Sanki hepsi biraraya gelmiş... benim başka biryere gitmemi engellemek için şeytani bir komplo yapıyorlar. | Open Subtitles | يبدو أنهم اجتمعوا معاً ـ ـ فى مؤامره شريره لمنعى من الذهاب لأى مكان |
| Yarın günbatımından sonra şehrimizin surları içinde görülürsen, başka şeytani rüya görmemen için gözlerin oyulacak. | Open Subtitles | لو رآيتك داخل حوائط مدينتنا عند الغروب غدا ...سنمزق عينيك لكى لا ترى بعد ذلك احلام شريره |
| Eve şeytan meytan getirmem ben. | Open Subtitles | مهلا, تعلم أنني لن أحضر أي شريره إلى المنزل |
| O kadın bir şeytan ve hiçbir şey onu öldürmemi engelleyemez. | Open Subtitles | تلك المرأة شريره ولن يمنعني احد من قتلها |
| Vegas' ın büyüsü, dostum. Dediğim gibi, saf kötülük dolu. | Open Subtitles | إنها فيجاس يا رجل كما قلت إنها مدينه شريره |
| Eğer şeytanın teki olduğunu söylüyorsan öyledir. | Open Subtitles | اذا قلتي انها شريره اذا انها الشريره |
| Ailen şeytani bir şirketler grubuna mı sattı? | Open Subtitles | هل يعملوا والديك في منظمه شريره ؟ |
| - Çok şeytani bir gülümsemeydi Sikeratar. - şeytani bir şekilde gülerken söyledin. | Open Subtitles | تلك الضحكه كانت شريره - أجل،كانت ضحكه شريره - |
| Sen şeytani birisin. | Open Subtitles | انت انسانة شريره |
| O kötü ve şeytani bir yaratık. | Open Subtitles | إنها قاسيه،مخلوقه شريره |
| Onlar şeytan | Open Subtitles | هذه الاشياء شريره من افعال الشيطان |
| Bak şu işe. Randevumuz var. Bu telefonlar şeytan. | Open Subtitles | أنظر لذلك لدينا موعد هذه الجوالات شريره |
| - şeytan çıkarmamızı bitirmeliyiz. Alo? | Open Subtitles | لدينا طرد روح شريره لننتهي منه |
| -Çünkü sen şeytan değilsin | Open Subtitles | لأنك لست شريره ربما كلا |
| İçimde şeytan filan kalmadığını mı? | Open Subtitles | ليس عندى ارواح شريره ولا وحوش |
| Hepimizin içinde şeytan var. | Open Subtitles | كلنا عندنا ارواح شريره |
| Vegas' ın büyüsü, dostum. Dediğim gibi, saf kötülük dolu. | Open Subtitles | إنها فيجاس يا رجل كما قلت إنها مدينه شريره |
| Bu oda harbi kötülük dolu. | Open Subtitles | هذه الغرفه يالفعل شريره! |
| Juliet'ın şeytanın teki olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | لقد عرفت ان جولييت شريره. |