| Maktulün kıyafetlerini inceledim ve birkaç sarı saç teli buldum. | Open Subtitles | إذاً كنتُ أبحث في ملابس الضحية، ووجدت عدة شعرات شقراء. |
| Aracın koltuk başlığından birkaç saç teli aldım. | Open Subtitles | انتزعتُ أيضاً بضع شعرات من مسند الرأس في الشاحنة |
| Kolunda birkaç tane kıl çıkınca annesinden iyi bildiğini sanır oldu. | Open Subtitles | بضع شعرات تحت ابطه و الان يظن انه يعرف اكثر من والدته |
| - Anlatmaya başlamazsan bundan başlayarak yüzündeki bütün kılları teker teker çekerim. | Open Subtitles | أبدأ بالتحدث وإلا سحبت كل واحدة من شعرات وجهك , واحدة كل مرة والبداية بهذه |
| Cesedinde, siyah peruktan dökülmüş sentetik saçlar ve kalçasında ısırık izleri bulduk. | Open Subtitles | وجدنا شعرات صناعية على جسمِه من باروكة سوداء وعضات على فخذه |
| Tuvalete girdiğimde klozette kıllarını görürsem cıvatalarım fena gevşer! | Open Subtitles | اذا ذهبت الى الحمام ورأيت شعرات في المرحاض سوف أفقد اعصابي |
| Muhtemelen ona ait birkaç saç teli buldum, fakat yeterli değil. | Open Subtitles | ووجدتُ بضعة شعرات تخصّها على الأرجح، ولكن لا شيء آخر. |
| Her bölgeden 5 ya da 10 saç teli, toplam yaklaşık olarak 100 saç teli. | Open Subtitles | من 5 إلى 10 شعرات من كلّ جهه، مما يعني أن العدد 100 شعره. |
| Ve bak, ve buna üç yada dört saç teli yapışmış. | Open Subtitles | وانظر هناك ثلاث الى اربع شعرات علقت به |
| - Rach, üç tane saç teli falan var. - Biliyorum. | Open Subtitles | -رايتش)، مالديها وكأنه ثلاث شعرات) . |
| Birkaç kıl bulduk ama onlar da kurbana aitmiş. | Open Subtitles | لا، وجدنا بضع شعرات لكنّها كلّها تنتمي إلى الضحيّة |
| Evet, çünkü bizim kayıtlarımıza göre araçta dokuz tel kıl bulundu. | Open Subtitles | نعم، لأنه بناءاً على معلوماتنا كان هناك 9 شعرات وجدت في السيارة |
| Burnunda kaç kıl olduğunu bile bilirler. | Open Subtitles | يعرفوا عدد شعرات أنفك |
| Vücudumdaki tüm kılları arzu ettiğim şekilde yönlendirebilirim. Onları sem sert iğneler haline bile getirebilirim. | Open Subtitles | بوسعي التحكُّم في شعرات جسدي، حتّى أن بوسعي تحويلهنّ لإبر حادّة. |
| Burun kılları...doğal bir filtredir. | Open Subtitles | شعرات أنفِ... مرشِحَ الطبيعةِ. |
| Belini incitenler adı Norman olan, seksen yaşında, buraya kadar pantolonları olan şuraya kadar burun kılları olan ve tüm kelimeleri çok zarifçe | Open Subtitles | اصابات الظهر لأعمار 80 عاماً اسماؤهم (نورمان)، وسراويلهم إلى هنا شعرات أنفهم إلى هنا، يبدؤون كل جملة بـ... |
| Ve lavaboda benimkine çok benzeyen gerçek saçlar gördüm yani bazı sorularım olacak. | Open Subtitles | و رأيت شعرات حقيقية بدت و كأنها من شعري على جانبي من الحوض و لهذا لدي بعض الأسئلة |
| Uzun, kırmızı saçlar. | Open Subtitles | شعرات حمراء لمدة طويلة. |
| "Babasıyla yaşıyor, hâlen göğüs kıllarını sayıyor." | Open Subtitles | "أعيش مع أبي ولازلتُ أعد عدد شعرات صدري" |
| Benim güzel tıraş bıçağımı çenendeki odun gibi kıllarını kesmek için kullanmayı bıraktığında ben de senin yüz kremini kullanmayı bırakacağım. | Open Subtitles | على شعرات ذقنك الخشنة كالسلك |
| Aracın içinde ise biraz saç bulduk. Pahalı bir peruğa ait insan saçı. | Open Subtitles | داخل وجدنا شعرات الزوج، الإنسان، من باروكة غالية. |