"شعرت بالغيرة" - Translation from Arabic to Turkish

• kıskandım
• Kıskandın
• kıskandı
• kıskançlık
• kıskanmıştım

Geçen gün, gerçekten ...kendi kızımı kıskandım, biliyor musun?
في الحقيقة قبل أيام شعرت بالغيرة من إبنتي؟

Kitabını, elime aldığım zaman o kadar kıskandım ki, karnıma sancı girdi.
عندما حملت كتابكِ بين يديّ، شعرت بالغيرة حتى تألمت معدتي

Victoria iyi bir kadın, fakat onu kıskandım.
ان فيكتوريا امرأة جيدة, ولكنى شعرت بالغيرة

O odada Crews'leyken beni Kıskandın değil mi.
شعرت بالغيرة لأنني كنت في تلك الغرفة مع كروز

Bence sen şu kızı Kıskandın
اعتقد انك شعرت بالغيرة كوني قضيت حاجتي على تلك الفتاة

Sonraki gece başkasıyla çıktığımı görünce kıskandı.
لقد شعرت بالغيرة حين قرأت أنني قد خرجت برفقة امراءة أخرى في الليلة التي تليها.

Tüm erkek arkadaşlarımı çok kıskandı.
شعرت بالغيرة الشديدة من كل أصدقائي الحميمين

"Bu öğlen, Valentina arkadaşına karşı kıskançlık hissetti.
بعد ظهر ذلك اليوم، شعرت بالغيرة فالنتينا صديقتها ...

Ev arkadaşının bekâr olduğunu duyduğumda biraz kıskanmıştım ama şimdi eşcinsel olduğunu görünce rahatladım.
عندما سمعت أن رفيقك بالسكن عازباً ، شعرت بالغيرة لكنبعدماعرفتأنه شاذ ..

İtiraf etmeye utanıyorum ama seni kıskandım.
أشعر بالحرج قليلًا من الإعتراف أنني شعرت بالغيرة منك

Siz ikinizin o gün badminton oynadığınızda onu ne kadar kıskandım biliyor musun?
هل تعرف في ذلك اليوم ..عندما رايتكم تلعبون التنس شعرت بالغيرة جدا آسف، أخي -

kıskandım.
لقد شعرت بالغيرة

kıskandım işte.
لقد شعرت بالغيرة

Onu sana tercih ettiği için Kıskandın mı?
هل شعرت بالغيرة بأنها أختارت " توماس " بدلاً منك ؟

Kıskandın, değil mi?
لقد شعرت بالغيرة الان ، صحيح ؟

Onu ihbar ettin çünkü onu Kıskandın!
وشيت به لأنك شعرت بالغيرة

Dan'i Kıskandın mı?
هل شعرت بالغيرة من (دان)؟

Demek birileri gerçekten kıskandı. - Devam et.
لقد شعرت بالغيرة بالفعل قبيل قليل

Bende sana ziyarete geldiğimde sana kıskançlık yapmıştım ...
أنا أيضاً شعرت بالغيرة حين جئت لزيارتي

Ben de kıskanmıştım.
شعرت بالغيرة أيضاً