"شقيقتكِ" - Translation from Arabic to Turkish

• kardeşin
• kardeşini
• kardeşinin
• kardeşine
• kardeşinle
• ablan
• kardeşinden
• kardeşiniz
• kızkardeşin
• Kardeşinizin
• Ablanıza

Aslında ben zaten denedim, ama kız kardeşin beni kapıda yakaladı.
في الواقع لقد حاولت فعلا لكن شقيقتكِ أمسكت بي علي الباب

kardeşin döndüğüne göre beni resmi olarak tanıştıracaksın değil mi?
بما أن شقيقتكِ عادت، هل ستُـقدّمِـيني لها بطريقة رسمية؟

Yeter artık, cadı. Tabii kız kardeşini dul bırakmak istemiyorsan...
كفى أيّتها الساحرة إلّا إنْ أردتِ أنْ تصبح شقيقتكِ أرملة

Hiçte değil. Bu haritanın sonunda her ne varsa, kız kardeşinin hayatı o.
أيّاً كان فى نهاية هذه الخارطة تتعلق حياة شقيقتكِ.

Tek kardeşine sarılacak mısın? Yoksa kapıyı yüzüne mi kapatacaksın?
إذاً , هل ستعانقين شقيقتكِ الوحيدة أم هل ستغلقين الباب في وجهي

Öyleyse neden kız kardeşinle yattı?
وما الذي كان يفعله نائماً مع شقيقتكِ إذن ؟

Komşunum merak ediyordum da kız kardeşin evde mi?
وقد كنتُ أتساءل فحسب, هل شقيقتكِ موجودة؟

Senin şurada oturan kardeşin var ya beni huzurevine tıkmak istiyor.
أتعلميّن شقيقتكِ التي هناك تريد و ضعي في مأوى العجزة

Kız kardeşin şu an kullanılıyorsa ve benden onun önünü açmamı istiyorsan...
إذا كانت شقيقتكِ تقوم بمهمة ما للخاطفين وأنتِ تريدين مني التستر على ذلك

Kız kardeşin öldü. Biraz zamana ihtiyacın var.
شقيقتكِ فارقت الحياة تحتاجين إلى بعض الوقت فحسب

Onlarla iletişime geçmemiz gerek ve kız kardeşin de bunu sağlayacak kişi olacak.
نريد منهم أن يتعاونوا ، ونريد من شقيقتكِ .... أن تمنحنا تصريح دخول

- Kız kardeşin üzerinden iletişim kuracağız. - Pek konuşacak durumda değiliz efendim. - Artık öylesiniz.
ونريد من شقيقتكِ أن تمنحنا تصريح دخول نحن لا نتحدث مع بعضنا، سيدي

Küçük kardeşini TV'ye çıkarmak mı istiyorsun?
تريدين أن تظهر شقيقتكِ الصغرى في التلفاز؟

Biricik kardeşini öldüren adam bu mu?
هل هذا هو الرجل الذي قتل شقيقتكِ الصغرى؟

Kız kardeşinin dönmeni istediğini biliyorum ama. Seni özlemiş.
أعلم أنّ شقيقتكِ تودّكِ أنّ تعودي، أتعلمين ، إنّها تفتقدكِ.

Yani sen, kız kardeşinin bir şeyler hissettiği adamla mı yattın?
إذن عاشرتِ شخصاً تكنّ شقيقتكِ الصغرى مشاعراً له؟

Kız kardeşinin dönmeni istediğini biliyorum ama. Seni özlemiş. Baban da.
أعلم أنّ شقيقتكِ تودّكِ أنّ تعودي، أتعلمين ، إنّها تفتقدكِ.

kardeşine ikinizi de sevdiğimi söyle, tamam mı?
فقط أخبري شقيقتكِ أنّني أحبّكما اتّفقنا؟

Kız kardeşinle konuşurken, kâbuslarının gerçeğe dönüştüğünü duymuştum.
أظنني سمعتكِ تتحدثين إلى شقيقتكِ كيف أن كوابيسكِ تتحقق

Bunu bir daha yaparsan, ablan ölür.
إفعلِ ذلك مجدداً، وسأقتل شقيقتكِ.

Kız kardeşinden dolayı üzüntülü olduğunu biliyorum.
أعلم أنكِ مستاءة بشأن شقيقتكِ.

Her an gelebilir. Üzgünüm ama kardeşiniz dönüş uçağında hayatını kaybetti.
أنا آسف، لكن شقيقتكِ توفيت في رحلة عودتها.

Şüphesiz sen onun için tehdit oluşturuyorsun, kızkardeşin de öyle.
من الواضح أنك تمثلين تهديداً له... وكذلك شقيقتكِ.

Kardeşinizin bir düşmanı var mıydı? Bunu neden soruyorsunuz?
هل لي أن أسألكِ إن كانت شقيقتكِ لديها أعداء ؟

Ablanıza yaklaşın biraz.
أقتربي من شقيقتكِ.