| Pastor'un apartmanının arkasındaki odada kendini asmış. | Open Subtitles | لقد شنق نفسه في الغرفة التي خلف شقة القس. |
| İki hafta önce Bailey Shelton adındaki birinci sınıf öğrencisi odasında kendini asmış. | Open Subtitles | طالب عسكرى مبتدىء " بيلى شيلدون " شنق نفسه منذ اسبوعان فى غرفته |
| Umudunu yitirdi ve kendini astı. Ben onun gibi olmayacağım. | Open Subtitles | تخلى عن الأمل و شنق نفسه لم أسمح لنهايتي هكذا |
| Bir küçük Kızılderili oğlan kaldı bir başına, gitti ve kendini astı ve kaldı geriye hiç. | Open Subtitles | لقد تبقى هندى صغير بمفرده فذهب و شنق نفسه فلم يتبق أحد منهم |
| Kimsenin ilgilenmediği bir sırada Dobson kemerini parmaklıklara bağlayıp kendini asmaya kalkıştı. | Open Subtitles | وعندما إبتعد الجميع أخذ حزامه وحاول شنق نفسه |
| Onlardan biri daha sonra hücresinde kendini asmıştı. | Open Subtitles | أحدهم شنق نفسه لاحقاً في زنزانته |
| O ölmüş, evde. Ölü olduğunu biliyorum, kendini asmış. | Open Subtitles | إنه ميت في المنزل عزيزتي لقد شنق نفسه .. |
| Bir zamanlar bir adam varmış ip alacak kadar para biriktirince kendini asmış. | Open Subtitles | ! جنى ما يكفي من المال لشراء حبل، و شنق نفسه |
| İçeri girdikten yarım saat sonra... kendini asmış. | Open Subtitles | بعدما وضعوه في الزنزانة بنصف ساعة... شنق نفسه. |
| Eski sahibi ailesini katletmiş sonra da kendini asmış. | Open Subtitles | المالك السابق ذبح عائلته ثم شنق نفسه |
| Wolfie kendini asmış. İntihar notu bırakmış. | Open Subtitles | وولفي شنق نفسه وترك رسالة انتحار |
| Hayır, kendini astı. Ben odamda yemek yiyordum. | Open Subtitles | كلا لقد شنق نفسه لقد كنت فى حجرتى أتناول طعامي. |
| Makinist dayanamayıp son makarada kendini astı. | Open Subtitles | نعم ، المنتج شنق نفسه أثناء تصوير المشهد الأخير |
| Sonra gidip kendini astı ve kaldı geriye hiç. | Open Subtitles | فذهب و شنق نفسه فلم يتبق منهم أحد |
| Hackman sevilmeye çalıştı. kendini astı. | Open Subtitles | لقد حاول "هاكمان " أن يكون مألوفاً ، لقد شنق نفسه |
| Teğmenin yine kendini asmaya kalktığını kimseye söyleme. | Open Subtitles | لا تخبر أحداً بهذا مساعد الملازم حاول شنق نفسه مجدداً |
| Neden tam da polisin Cam'i sıkıştırdığı zaman, kendini asmaya karar verdi? | Open Subtitles | لماذا قال انه قرر شنق نفسه في هذه اللحظة بالضبط كانت الشرطة تضيق الخناق على كاميرا؟ |
| - Evet. Yörenin en büyük domuz çiftliklerinden birinin sahibi, tüm hayvanları ölünce kendini asmıştı. | Open Subtitles | أحد أكبر أصحاب مزارع الخنازير شنق نفسه بعد أن نفقت ماشيتُه بأكملها! |
| Bütün o kapı tokmaklarını sildiği annesinin elbisesiyle kendisini astı. | Open Subtitles | شنق نفسه بالثوب نفسه الذي استخدمه لتلميع قبضات الأبواب |
| Hücresinde kendini astığını iddia ediyorlar. | Open Subtitles | يدعون بأنه شنق نفسه في زنزانته |
| Devam et. Belki de ürünü ucuza gittiği için kendini asan bir çiftçi. | Open Subtitles | إنه مزارع شنق نفسه على رهن توقعات كثيرة |
| Yani tek yapabileceği şey kendini asmak oldu. | Open Subtitles | لذا فإنّ الأمر الوحيد الذي بإمكانه القيام به هو شنق نفسه. |
| Talihsiz bir kazanın kurbanı olursa, veya polis tarafından vurulursa veya hapis hücresinde kendini asarsa veya onu yıldırım çarparsa o zaman, bu salondaki bazı kişileri suçlayacağım. | Open Subtitles | و اذا وقع له حادث مشئوم اذا أطلق شرطي رصاصة في رأسه أو اذا شنق نفسه في زنزانة بالسجن أو اذا أصابته صاعقه |
| Kendini astığı zaman, tam da bu saatlere denk geliyor. | Open Subtitles | وقد يكون هذا هو الوقت الذى شنق نفسه فيه. |
| Sömürge Bakanı'nın sözcüsü, M. Gorlin'in dediğine göre Ben M'Hidi hücresinde kendisini asmış gömleğini yırtıp bir ip haline getirerek ve penceredeki demir çubuklara bağlayarak. | Open Subtitles | الناطق بإسم الوزير (غورلين)... صرّح بأن (العربي بن مهدي)... قد شنق نفسه داخل زنزانته... |