| Gelmiş geçmiş en iyi geceydi. Kahkahalar yağıyordu, aynı Nisan yağmuru gibi. | Open Subtitles | لقد كانت أفضل لليلة على الإطلاق والضحك يجري مثل مطر شهر أبريل |
| Fikir şuydu; Nisan ayı boyunca her gün yeni bir şiir yazacaksınız. | TED | وتتلخّص فكرته في كتابة قصيدة جديدة كل يوم، طوال شهر أبريل. |
| MO: İlk işlerimizden biri, geçtiğimiz Nisan ayındaki Dallas kasırgalarından sonraydı. İşlevi olmayan, statik, zamanı geçmiş bir internet sitesi olan | TED | مورغان اونيل: كانت مرحلة إطلاقنا الأولى بعد أعاصير دالاس في شهر أبريل الماضي. لقد طرنا إلى بلدة تمتلك موقعا الكترونيا قديما |
| Pazar akşamı, Nisan 2010'da, Brüksel'de. | TED | مساء الاحد في بروكسل شهر أبريل من العام 2010 |
| Nisanda, ağabeyim Dennis bir cip kazasında ölmüştü. | Open Subtitles | في شهر أبريل أخي الأكبر دنيس قضى حتفه في حادث سيارة |
| Nisan ortasında İngilizleri, başladıkları noktaya dek püskürttü. | Open Subtitles | بحلول منتصف شهر أبريل كان قد أعاد البريطانيين للنقطه التى بدءوا منها |
| Nisan'da 20 yıl olacak. | Open Subtitles | حسناً، سأكمل العشرين عاماً في شهر أبريل القادم. |
| Sırtı çıplaktı, Nisan ayıydı ve titriyordu. | Open Subtitles | حينها كان ظهرها عارياً الوقت كان في شهر أبريل و قد كانت ترتعش من البرد |
| Bu maçların yarısına yakını Nisan ayında yapılmış. | Open Subtitles | نصف المباريات الممطرة تقريباً كانت في شهر أبريل |
| Aldığımız istihbarata göre Van Hopper Nisan ayında cinayet suçundan aklanmıştı. | Open Subtitles | مصادر مقربة من التحقيق تقول أن فان هوبر الذي أُسقطت تهم القتل عنه في شهر أبريل |
| Nisan'ın sonlarında kadınlar yarı vahşi olan ve bütün kışı ormanda geçiren ren geyiklerini çağırmaya başlarlar. | Open Subtitles | هي في أواخر شهر أبريل والنساء ينادن على رنتهن، الذي نصف برّي، قضى كلّ الشتاء بعيدا في الغابة. |
| Pulitzer'e daha bir hafta var. Nisan'ın başındayız. | Open Subtitles | حفل جوائزها بعد أسبوع للتو دخلنا شهر أبريل |
| Şu anda baktığımız kaset... Nisan, 2005'te çekilmiş. | Open Subtitles | سنعرض شريطاً تم تصويره في شهر أبريل من عام 2005 |
| Nisan ayında ayrıldığımıza göre 1,5 gün. | Open Subtitles | حسن، لكم من الوقت، حســن افترقنا في شهر أبريل لذلك، يوم و نصف |
| Nisan ödemenizde beş gün geç kalmışsınız, yalan söylüyorsunuz. | Open Subtitles | لقد تأخرت 5 أيام في دفعة شهر أبريل لذا انت كاذب |
| Nisan ayında herhângi bir gün gelebileceğim söylenmişti. | Open Subtitles | سيدي، لقد أخبرتُ أن أبدأ في أيّ .وقت من شهر أبريل |
| Nisan'a kadar durumunuz düzelirse çok sevinirim. | Open Subtitles | على المدى القريب، سأكون سعيدة إذا تحسنت بحلول شهر أبريل. |
| Nisan falandı galiba, koluna ismimin dövmesini yaptırdığında. | Open Subtitles | لقد كانت،في شهر أبريل أو شىء ما. عندما رسمت وشم باسمي على ذراعك. |
| Ödemeyi yapmak için en son Nisan'a kadar vaktimiz varmış. | Open Subtitles | تلك الرسالة تنص بأن أمامنا حتى شهر أبريل لكي نسدد ما علينا |
| Bunu hep söylüyorsun ama her Nisanda vergilerini halletmemi istediğinde beni sevmeye başlıyorsun. | Open Subtitles | أنت تقولين ذلك ولكن كل شهر أبريل عندما تريدين الانتهاء من ضرائبك أنت تحبينني |
| - Nisanda on yıl olacak. - Bahse varım, herkesin kapısının arkasında neler olup bittiğini biliyorsundur. | Open Subtitles | "منذ عشر سنوات في شهر "أبريل ـ هذا يعني انك تعرف كل شيئ يجري هنا |