| Erkek striptizciler ve bir penis pastası olmadan bile sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | حتّى بدون راقصيّ التعري والكعكة التي على شكل عضو ذكري، أتحرّق شوقًا. |
| Şimdi, bu kubbe hakkında çok şey biliyormuşsunuz gibi görünüyor ve duymak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | مما فهمت، يبدو أنكما تعلمان الكثير عن هذه القبة وأتحرق شوقًا لسماع كل ما تعرفانه |
| Sırtını küçük siyah çizgilerle doldurmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أتحرق شوقًا كي أملأ ظهره بخطوطٍ سوداء صغيرة. |
| Bu rakamların gittikçe arttığını görmek utandırıcı bir deneyim ve bir milyona ulaşmayı dört gözle bekliyorum. | TED | وإنها تجربة متواضعة لرؤية تزايد هذه الأرقام وأتحرقُ شوقًا حتى تبلغ مائة مليون. |
| Gelmeni dört gözle bekliyoruz! | Open Subtitles | أتحرّق شوقًا لرؤيتكِ هناك يا موموكو-تشان! |
| Bu eskiden kalma geleneğimiz seninle oynamak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | ذلك من تقاليدنا العريقة كنتُ أتحرق شوقًا طوال الأسبوع لألعب هذه اللعبة معكِ |
| Herneyse. Bu akşam ki parti için sabırsızlanıyorum | Open Subtitles | على أية حال, أتحرّق شوقًا لهذه الحفلة الليلة! |
| Senin hakkındaki herşeyi ona söylemek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أتحرّق شوقًا لإخبارها بحقيقتك. |
| Cumartesi günü bunları duyman için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أتحرق شوقًا لكي تسمعيهم يوم السبت، |
| - Bunu sana anlatmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أتطلع شوقًا لكي تسمعيه. أنا أيضًا. |
| Ben de onlarla çalışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | وأتحرق شوقًا للعمل معهم جميعًا |
| Ben de o adamla tanışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | وإنّي أتحرّق شوقًا لمقابلة ذلك الشخص. |
| Ben de o adamla tanışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | وإنّي أتحرّق شوقًا لمقابلة ذلك الشخص. |
| Bu gece için sabırsızlanıyorum bebeğim. | Open Subtitles | أتحرّق شوقًا لليلة يا عزيزتي. |
| Ari'ye merhaba demek için sabırsızlanıyorum. Pekala. | Open Subtitles | (فأنا أتضور شوقًا لإلقاء التحية على (آري |
| - Parlak tarafım da var. Görmeye sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أتحري شوقًا لرؤيته |
| Onunla tanışmak için çok sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أتوق شوقًا للقائها. |
| Sizle bizzat tanışmayı dört gözle bekliyorum Profesör. | Open Subtitles | أتحرق شوقًا للقائك شخصيًا يا بروفيسور. |
| Ne ile geleceğini dört gözle bekliyorum. | Open Subtitles | أتوق شوقًا لأرى ما ستفعله |
| - Yani kurgusal kadın Mike senden kurtulmayı dört gözle mi bekliyor? | Open Subtitles | -فالفتاة الخيالية (مايك) تتحرق شوقًا أن تبتعد عنك؟ - نعم. |
| Aşık olmanı dört gözle bekliyorum. | Open Subtitles | أتحرق شوقًا لوقوعك بالحب |