| Bu yılın vergi iadesini iyi bir şey için kullandım. | Open Subtitles | لقد استعملت تعويضات الضرائب من أجل شيئ جيّد. |
| Başıma iyi bir şey geldiğine şahit olacaksınız. | Open Subtitles | أنتم على وشك رؤية شيئ جيّد بالحقيقة حدث لي.. |
| İfadene bakılırsa iyi bir şey olmalı. | Open Subtitles | بالنظر إلى تعابيركِ، فهو شيئ جيّد. |
| Earl hakkında iyi bir şey söyleyemez misiniz? | Open Subtitles | ألا يمكنك إخبارنا بأي شيئ جيّد عن (إيرل)؟ |
| Sanırım bu iyi bir şey. | Open Subtitles | أعتقد أنّ هذا شيئ جيّد. |
| Bu iyi bir şey. | Open Subtitles | .هذا شيئ جيّد |