| Bu kasabada şu tezgahın ardından kulak misafiri olmadığım hiçbir şey gerçekleşmez. | Open Subtitles | لا شيئ يمكن ان يحدث فى هذه البلده دون ان اسمع عنه |
| Bakın, eğer sizin için yapabileceğim bir şey varsa söyleyin yeter. | Open Subtitles | اسمع, لو هناك اي شيئ يمكن ان افعله لك فقط اعلمني |
| Doktorun yardımcı olabileceği bir tipten bir şey olabilir mi? | Open Subtitles | هل هذا شيئ يمكن لهذ النوع من الدكاترة المساعدة به |
| Online suç bunları elimizden alabilecek tek şey. | TED | الجريمة الالكترونية هي شيئ يمكن ان يأخذ هذه الاشياء منا |
| Sana en azından bir günlük duygu katabilirim. | Open Subtitles | إنها أقل شيئ يمكن أن أقدمه لك مقابل المشاعر الجياشة التى شعرت بها عصر اليوم |
| Hiçbir şey bir ilişkiyi evlilik gibi zedeleyemez. | Open Subtitles | لا شيئ يمكن أن يخرب ،و بكل تأكيد، علاقةً جميلة كالزواج |
| Bana söyleyebileceğin bir şey yok, her şeyi kalbimde zaten biliyorum. | Open Subtitles | لا يوجد شيئ يمكن أن تخبرني به يخالف ما يؤمن به قلبي |
| Haydi beyler, beyzbol bu. Her şey olabilir. | Open Subtitles | يا شباب هذه هي لعبة البيسبول اي شيئ يمكن ان يحدث |
| Bu acı durum için bir şey yapabilir miyiz? | Open Subtitles | هل هناك شيئ يمكن فعله حيال الحزن؟ أتريد التغيير إلى شراب الجين؟ |
| Çok üzgünüm, efendim, yapabileceğim bir şey yok. | Open Subtitles | انا اسفة سيدي لايوجد اي شيئ يمكن ان افعله لك |
| Bu hayatımda yapmak zorunda kaldığım en zor şey ama gitmene izin veriyorum. | Open Subtitles | هذا أصعب شيئ يمكن أن أقوم به أبداً ولكن سأجعلك تذهبين |
| Artık yapılacak bir şey yok. | Open Subtitles | لا أعتقد أنه كان هناك شيئ يمكن لأي شخص فعله |
| Bak bakalım içlerinde işe yarar bir şey var mı? | Open Subtitles | حاولي ان ترى ان كان هناك اي شيئ يمكن له ان يساعد |
| Direnişimizi desteklemek için aklınıza gelebilecek, bulabileceğiniz her şey. | Open Subtitles | أي شيئ وكل شيئ يمكن استخدامه لدعم مقاومة متزايدة |
| A, şey, sadece gözümle ölçüyordum seni, sana uyacak bir şey bulmak için. | Open Subtitles | .. انا كنت فقط اقيس جسمك كي ارى ان كنت املك اي شيئ يمكن ان يلائمك |
| Öyle diyorsun ama bunun için yapılabilecek bir şey yok artık, değil mi? | Open Subtitles | مهما قولتي ,لا يوجد شيئ يمكن فعله بهذا الشأن اليس كذلك؟ |
| Öngörülebilecek bir şey değil ama öyle bir kötülük ki kişinin kalbine-- | Open Subtitles | لا شيئ يمكن أن تتوقعه لكنه شر سيمزق قلبه |
| Dünyada beni o kurabiyeyi kusup, eski haline birleştirip boğazına sokmak kadar mutlu edecek bir şey yok! | Open Subtitles | لا شيئ يمكن ان يجعلني اسعد من ان احضره واهرسه في شكل كعك وادخله في حلقك |
| Aslında ölmenin başıma gelen en iyi şey olabileceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة اعتقد ان الموت ربما يكون هو افضل شيئ يمكن ان يحدث لي |
| Pekala, hatırlarsanız insanın hissedebileceği en güçlü duygunun acı olduğunu söylemiştik. | Open Subtitles | حسناً، تتـذكـرون عـندمـا قـلنا بأن الـحزن أقوى شيئ يمكن للشخص أن يشعر به؟ |
| Kendini böyle salman Manuel bir çocuğun yapabileceği en berbat şeydir. | Open Subtitles | عدم اهتمامك مانويل هو أسوأ شيئ يمكن للولد أن يفعله\ |