| Yalanı örtmek için yüzüne yaptıracakmış Bütün gece uyanık kalacağım. | Open Subtitles | إنه يقول إنه كان يجب أن يغطي وحهه ليخبئ الكذبة سوف أكون صاحية طوال الليل |
| Sabah aradık, uyanık dediler ama buraya gelene kadar yine dalmışsın. | Open Subtitles | اتّصلنا في وقت سابق قالوا إنّكِ صاحية حين وصلنا كنتِ قد غفوتِ |
| - Seni vurmak istemiyorum. - Ben uyanık olduğum için mi öldürmüyorsun? | Open Subtitles | انا لا اريد ان اطلق النار عليك لا تستطيع ان تقتلني وانا صاحية |
| Bir sonraki başkanın önünde, bizi küçük düşürmeyecek kadar ayık olmaya çalış lütfen. | Open Subtitles | حاولي وابقي صاحية بما فيه الكفاية لكي لا تحرجينا امام الرئيس القادم |
| Ama seninle konuşmalıyız ve ayık olman gerekiyor. | Open Subtitles | لكننا بحاجة للحديث معك ونحتاجكِ أن تكوني صاحية |
| Ama o Cameron eskide kaldı. Artık temizim ve içmiyorum. | Open Subtitles | ولكن كانت هذه "كاميرون" القديمة انا نظيفة و صاحية الان |
| - Ne? Tüm gece ayaktasın. Banyoda yabancılarla birliktesin. | Open Subtitles | ظللتِ صاحية طوال الليل، تقفلين ...على نفسك الحمّام مع غرباء |
| Çok güzelsin, Juliet. Bu sefer uyanık olacaksın. | Open Subtitles | جوليت,انت جميلة جداً هذه المرة سأبفيك صاحية |
| Bunu gerçekçi göstermek, uyanık olduğumu ve bundan zevk aldığımı göstermek için o inlemeleri sen mi çıkardın? | Open Subtitles | أنتِ من أصدرتِ التأوهات لتجعليها وكأنها تحدث فعلا و كأني صاحية ؟ |
| Hayatta olman gerek. uyanık olman gerek. | Open Subtitles | يجب أنْ تبقي على قيد الحياة يجب أنْ تكوني صاحية |
| Bütün lanet gece uyanık olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد البقاء صاحية طوال الليل |
| Daha önce kendimi hiç bu kadar uyanık hissetmemiştim. İyi. Ben de öyle. | Open Subtitles | لم أكن صاحية من قبل مثل اليوم أبدا- جيد- |
| Ben uyanık kalmak için uyuşturucu almak istemiyorum, Patty. - Onlar zayıflama haplarıydı, Tanya uyuşturucu değil. | Open Subtitles | لا أريد تعاطي "سبيد" للبقاء صاحية هذا ليس طبعي |
| 17 yıldır ayık bir hâldeyim. | Open Subtitles | مرحبا, دونا. ولقد كنت صاحية لمدة 17 عاما. |
| Yaklaşık 10 yıldır ayık kalmayı nasıl başardım bilemiyorum ama şu an 30 gün bile dayanabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لاأعرف لما كان بوسعي ان .. أكون صاحية مايقارب عقد من الزمان والآن لاأستطيع التوقف لمدة ثلاثين يوماً |
| Bak, yaptığım şu filmde, filmin sonuna kadar ayık kamam için kontrat imzalattırdılar. | Open Subtitles | هذا الفيلم الذي أفعله لقد جعلوني أوقع ذلك العقد . أنه يجب أن أبقى صاحية إلى نهايته |
| Ne,bunda ayık olmadığını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | أوه ماذا ، أنت لا تعتقدين أنك تبدين صاحية بهذا ؟ |
| Amaç beni ayık tutmak böylece kafayı yemeyeceğim ve seni mektup açacağıyla bıçaklamaya çalışmayacağım. | Open Subtitles | خطتها أن تجعلني صاحية حتى لا أجن وأقوم بطعنك بفاتحة الرسائل. |
| Acımı gördünüz, hamileliğime şahit oldunuz ve şimdi tam bir yıldır temizim. | Open Subtitles | وقمتم بمساندتي خلال حملي و... لقد بقيت صاحية هذا العام |
| Saat geç oldu, sen hâlâ ayaktasın. | Open Subtitles | أنتِ صاحية لوقت متأخر |
| Ben gidip biraz kestireyim. Sabah çok erken kalktım. Al. | Open Subtitles | سوف أقوم بأخذ قيلولة لقد كنت صاحية منذ العشاء |
| Bunu yapardım ama, ayıkken, sana bakamıyorum bile. | Open Subtitles | أتمنى ذلك ولكني لا استطيع النظر اليك عندما اكون صاحية |
| Ve tüm gece boyunca ayaktaydım. - Tüm gece, tamam mı? | Open Subtitles | و أنا كنتُ صاحية طيلة الليل طيلة الليل, حسناً؟ |