| sabah erken kalkmalıyım. | Open Subtitles | ، ربماعليناأننلغي طبقالحلوى، لدي صباحٌ باكر |
| Mısır, Memfis'te yine bunaltıcı bir sabah. | TED | إنّه صباحٌ آخر قائظ في ممفيس، مصر. |
| Her gün sabah pilates'ten sonra 07:15 de duş alırım. | Open Subtitles | أغتسلُ يومياً عند الساعة " 7: 15 " صباحٌ كُلِ يوم بعد الأستيقاظ |
| Uyandığımız her sabah, yeni bir sabah. | Open Subtitles | كل صباح هو صباحٌ جديد |
| Bir sabah annem Grace ile beni erkenden uyandirdi saat 5.00 gibi falan sonra marketten aldigi iki torba portakal, ananas, uzum ve kavun ile bizi agaca gonderdi. | Open Subtitles | في صباحٌ ما , أيقظت أمي "غريس" وأناكنتبالأعلى,وكان ذلكمبكراً. عند الخامسة صباحاً وأخذتنا إلى الشجرة وكيسين لكينمليهمابالبرتقال. |
| Orada mükemmel bir sabah olmalı. | Open Subtitles | لابدّ وأن كان هناك صباحٌ جميل |
| Yoğun bir sabah, değil mi? | Open Subtitles | صباحٌ حافلُ، أليس كذلك؟ |
| Bize göre sabah. | Open Subtitles | صباحٌ بالنسبة لنا |
| White Pine Bay'de ilginç bir sabah yaşanıyor. | Open Subtitles | صباحٌ مثيرٌ للإهتمام في "وايت بين باي" |
| Ne güzel bir sabah değil mi? | Open Subtitles | إنه صباحٌ جميل، أليس كذلك؟ |
| Ne güzel bir sabah, farkında değil misin? | Open Subtitles | إنهُ صباحٌ جميل، ألا تعلم؟ |
| Güzel bir sabah, değil mi? | Open Subtitles | صباحٌ جميل، أليس كذلك؟ |
| Sıkıntılı bir sabah mıydı? | Open Subtitles | -بخير , بخير, أهو صباحٌ قاسي؟ |
| Ne kadar güzel bir sabah. Teşekkür ederim, John. | Open Subtitles | إنّه صباحٌ جميل عليَّ أن أشكرُكَ، (جون) |
| Texas'ta güzel bir sabah sadece. | Open Subtitles | "مجرد صباحٌ جميل في "تكساس |
| sabah sıkıntılıydı galiba. | Open Subtitles | صباحٌ عصيب ؟ |
| Zor bir sabah. | Open Subtitles | صباحٌ صعب. |