| Bir gün, Boston Tıp gazetesi'nde benimle ilgili bir makale yayımlayacaklar. | Open Subtitles | سوف يكتبون مقالات عني في يوم ما في صحيفة بوسطن الطبية |
| Perspective'in de yardımıyla New York Times gazetesi, örneğin, internet sohbetleri için daha fazla yer ayırabiliyor. | TED | مثلًا، زادت صحيفة نيويورك تايمز من مساحتها للنقاش عبر الإنترنت بمساعدة المنظورية. |
| Yemin ediyorum, bu olay bir tek gazetede çıkarsa hiçbir şey anlatmam. | Open Subtitles | و أقسم بالله, إذا كتب أسم والدى فى صحيفة واحدة لن أشهد |
| İşte bir takım araştırmacı tarafından The New York Times gazetesinde serbest kürsü sayfasında yayınanan araştırma. | TED | هنا دراسة قام بعض الباحثون بنشرها كمقال في صحيفة نيو يورك تايمز |
| Charles, biz bulaşıkları yıkarken, neden oturma odasına gelip de divana uzanıp akşam gazetesini okumuyorsun? | Open Subtitles | سنغسل الصحون يا تشارلى لما لا تذهب لغرفة المعيشة و تتمدد على الاريكة و تقرأ صحيفة المساء |
| 4. kız: Bilgisayarda bir okul gazetesi hazırladık. | TED | الفتاة الرابعة: لقد قمنا بتصميم صحيفة مدرسية على جهاز الحاسب الألي. |
| Poloya'daki bu gazeteyi yeniden tasarladıktan hemen sonra Dünyanın En İyi Tasarlanmış gazetesi adını aldı. | TED | فقط بعد سنة من إعادة تصميم هذه الصحيفة في بولندا قاموا بتسميتها أفضل صحيفة تصميماً في العالم |
| Önce bir Danimarka gazetesi kullandı, İslam hakkında görüşünü belirtmek amacıyla. | TED | إستغلته أولاً صحيفة دنماركية، أرادت إحراز نقاطاً ضد الإسلام. |
| İyi bir kız, ama aşk ilişkilerinde akşam gazetesi mantığında. | Open Subtitles | إنها فتاة طيبة، ولكن في شؤون الحب تفكر مثل صحيفة مسائية |
| Vincent Hanna, "Taşralı'nın Domuz Gübresi gazetesi", Dunny-on-the-Wold. | Open Subtitles | فنسنت هانا, صحيفة سماد خنزير المواطن المحترم, من دوني أون ذا وورلد. |
| Popüler bir süpermarket gazetesi yaratığı canlı getirene... 5000$ ödül vereceğini belirtti. | Open Subtitles | قدمت صحيفة أسواق شعبية جائزة قيمتها5 آلافدولار... لمن يمسك بهذا المخلوق حياً |
| gazete okuyor veya bir gazetede yazıyor musunuz? | TED | هل تقرأون صحيفة أو تكتبون في صحيفة؟ عظيم. |
| yaşadığım yerin gazetesinde manşettim. 6 yıldır satın alıyordum. | TED | فانا قد تصدرت صحيفة الحي التي كنت اوزعها طيلة ستة سنوات |
| Baba, veteriner Pazar gazetesini ona getirtmememizi söyledi. | Open Subtitles | أبي قال الطبيب أن علينا أن لا ندعه يجلب صحيفة الأحد |
| 1835'te James Gordon Bennet ilk yüksek tirajlı gazeteyi New York şehrinde kurdu. | TED | عام 1835، أسس جيمس غوردون بيننت أول صحيفة واسعة الإنتشار في مدينة نيويورك. |
| Yetişkinler arasında popüler. Okul gazetesine girecek. | Open Subtitles | ستكون شعبية مع البالغين عند الكتابة في صحيفة المدرسة |
| New York Times gazetesinin bir nüshasını alıp mutluluk senyezleyen insanlar bulmaya çalştım. | TED | فقد اخذت نسخة من صحيفة نيويروك وحاولت ان اجد بعض الامثلة عن اشخاص يولفون السعادة |
| Of, gerçekten harikaydı. İlk olarak, The Guardian gazetesinden Jonathan Jones: | TED | لذلك كان الأول جوناثان جونز من صحيفة الجارديان. |
| "Wall Street Journal"ı ara ve bu adamlarla şimdi bir anlaşma yapacağımızı söyle. | Open Subtitles | إتصل بـ صحيفة وول ستريت واخبرهم بأن يبرّموا الصفقة الآن مع هؤلاء الناس |
| Büyük bir gazeteye karikatürist falan mı olacaktın? | Open Subtitles | هل ستصبح رسام كاريكاتير في صحيفة واسعة الانتشار، أو ما شابه ذلك؟ |
| Bütün ülkedeki tek bayan günlük gazete yazı işleri müdürü olacaksın. | Open Subtitles | سوف تكونى المحرر النسائي الوحيد. من صحيفة يومية في البلد بأكمله. |
| Daha sonra bir gazete alıp başlıklardan astrolojiye kadar her yerini okuyacağım. | Open Subtitles | ثم سأشتري صحيفة وأقرأها بدئاً من العناوين الرئيسية وحتى صفحة أبراج الحظ |
| Sanırım duymamışsınızdır oysa ülke çapında tüm gazetelere yansıdı Haber. | Open Subtitles | لاأعتقدأنكسمعتِعنذلك.. مع أنه قد ذُكر في كل صحيفة في البلاد |
| Gerçekleri kazıp çıkarmam gerek sonra da en iyi fiyat için şehirdeki tüm gazeteleri dolaşmam gerek. | Open Subtitles | علي التنقيب عن الحقائق ثم تسويقها عند كل صحيفة بالبلدة |