| İmza bırakan katiller sıradaki kurbanlarını hep bilir. | Open Subtitles | القاتيلن ذو العلامة المميزة دائماً يعرفون ضحيتهم التالية |
| Aile orada bir yerlerde ve sıradaki kurbanlarını arıyor. | Open Subtitles | العائلة طليقة و هم يبحثون عن ضحيتهم التالية |
| Eğlendikten sonra kurbanlarını Kırmızı El'e boyadılar. | Open Subtitles | وبعد أن أستمتعوا قاموا بصبغ ضحيتهم باليد الحمراء |
| kurbanlarının kaçamayacağına emin olmasalar onu serbest bırakmazlar. | Open Subtitles | لكن ما لا أفهمه هو مخاطرتهم لهذه الدرجة لن يتركوا ضحيتهم تهرب |
| Bana kendi evimde saldırdılar, bizlerden birini öldürdüler, ama kurbanlarının taze cesetlerini geride bırakarak ölümcül bir hata yaptılar. | Open Subtitles | لقد هاجموا لي في بلدي المنزل، وقتل واحد منا، لكنهم جعلوا خطأ فادح تاركا وراءه هيئة جديدة ضحيتهم. |
| kurbanlarını yaktılar. Havaya uçurdular. | Open Subtitles | لقد أحرقوا ضحيتهم لقد نسفوه |
| Doktor Donna ve Gloria kurbanlarını tek tek indiren iki suikastçi gibiydi. | Open Subtitles | الدكتورة (دونا) و (غلوريا) كانتا مثل اثنين من القتلة يختارون ضحيتهم , واحدة تلو الأخرى |
| Liam, Shirley... ikisi de kurbanlarını açtı. | Open Subtitles | (ليام)، (شيرلي) قام كلاهما بفتح جسد ضحيتهم |
| Pekala... Morra ile Sands kurbanlarını bulmuş. | Open Subtitles | حسنٌ، فقد حصل (مورا) و(ساندس) على ضحيتهم. |
| Eğlendikten sonra... kurbanlarının ellerini kırmızıya boyuyorlar. | Open Subtitles | وبعد أن أستمتعوا قاموا بصبغ ضحيتهم باليد الحمراء |
| Olivia, kurbanlarının adı Nancy Guerring'miş. | Open Subtitles | "أوليفيا"إسم ضحيتهم هو "نانسي جورنج" |