| Sizi beklettiysek bağışlayın ama Fırtına... Maine'den bu yana tüm yolları vurmuş. | Open Subtitles | اَغْفرُي لي إن تركتكِ تنتظرين، لكن باربرة ضربت العاصفة |
| Fırtına vurmadan denize çıkardık. | Open Subtitles | وصلنا لها للخروج إلى البحر قبل ضربت العاصفة. |
| Etkilemezler mi? Fırtına Harrisford'u vurduğunda sıcaklıkta büyük bir değişim vardı. | Open Subtitles | حقا , كان هناك تغير هائل بدرجة الحرارة عندما ضربت العاصفة هاريسفورد |
| Fırtına sokağın aşağısındaki trafoyu pert etti. Dokuz blok çevresindeki bütün elektrikler kesildi. | Open Subtitles | ضربت العاصفة مُحوّلاً بأدنى الشارع وانقطعت الكهرباء في مجال تسع جادّات. |
| En son Cadılar Bayramında Fırtına adayı vurduğunda, yarıdan fazla insan öldü. | Open Subtitles | أخر مرة ضربت العاصفة تِلك الجزيرة في الهالوين إنتهي الأمر بنصف الناس هُناك أموات |
| Fırtına başladığında, deniz yükselmişti. | Open Subtitles | كان المد عالياً عندما ضربت العاصفة |
| Fırtına, altı ay önce başladı. | Open Subtitles | قبل 6 أشهر فقط ! عندما ضربت العاصفة |
| Bu yüzden James Fırtına başladığında kendisini babasının evinin çatısında su yolunu temizlerken bulmuş. | Open Subtitles | ولهذا عثر (جيمس) على نفسه على سقف منزل والده في محاولة لتنظيف مزرابه عندما ضربت العاصفة. |