| Bu dünyada yüzyıllardır hüküm süren kötülük bir kez daha gölgelere karıştı ve ben bu şansı kaçırdığımı hissettim. | Open Subtitles | الشر الذي ترأس هذا العالم عدداً من القرون قد انسحب وعاد للإختباء مرة أخرى، وأنا.. شعرتُ أنني ضيعتُ فرصتي |
| Bu fırsatı kaçırdığımı gayet iyi biliyorum. | Open Subtitles | أنا مدرك انني ضيعتُ فرصتي |
| Lacey yüzünden Ore ile O.'nun oradaki hippi çöpünde kusarak bir saatimi harcadım. | Open Subtitles | بسببها, لقدْ ضيعتُ ساعةً, أقوم بها برمي مخلفات على منزل المغفل. |
| Hazine yok. Hayatımın yirmi yılını harcadım. | Open Subtitles | ليس هناك كنز، قد ضيعتُ 20 سنة من حياتي. |
| - Zamanını boşa harcadığım için özür dilerim. - Zamanımı boşa harcamadın. Dert etme. | Open Subtitles | ـ أنا آسف، لقد ضيعتُ وقتك ـ إنّك لم تضيع وقتي، لا تقلق حيال هذا |
| Tıp okulunda harcadığım zaman için çok üzgünüm Kajun mutfağında basit bir kursa gitsem yetermiş. | Open Subtitles | انا اسفة لانني ضيعتُ وقتي في كلية الطب |
| - Bütün o zamanı boşa harcadım... - Tamam, bekle bir dakika. | Open Subtitles | ضيعتُ كل هذا الوقت- حسناً، توقفي الآن- |
| - Vaktinizi boşa harcadığım için affedin. | Open Subtitles | آسف لأنني ضيعتُ وقتك |