| Faksladığın izleri eşleştirdik. | Open Subtitles | لقد طابقنا البصمات التي بعثتها انها تعود الى سين ترافيز |
| Hayır ama, kurbanlarda bulunan spermler ile DNA'sını eşleştirdik. | Open Subtitles | لا, لكننا طابقنا الحمض النووي للمني الذي وجد على كلاً من الضحيتين |
| Ancak, veri tabanındaki suçlulardan 12'siyle daha eşleştirdik. Hepsi de kayıp olarak rapor edilmiş. | Open Subtitles | ولكننا طابقنا 12 إضافية مع مجرمين بقاعدة البيانات للمجرمين، جميعهم أبلغ عن اختفائهم |
| Bizim katımız karşıdaki kumarhanedeki kaplanın gözleriyle aynı seviyede. | Open Subtitles | طابقنا كان مُصطفاً تماماً مع أعين النمر في الكازينو بالشارع المُقابل. |
| Tom, 6. katta durumu çok kötü bir hastamız var. | Open Subtitles | توم، هناك شخص مريض جدا في الأعلى في طابقنا السادس. |
| DNA'sını kızınızınkiyle eşleştirdik. | Open Subtitles | لقد طابقنا حمضه النووي بالحمض النووي لأخته |
| Örneği, Bay Liam Foyle'un DNA'sı ile eşleştirdik. | Open Subtitles | لقد طابقنا العينة للحمض النووي للسيد ليام فويل. |
| Bence gördün, çalınan her eşyayı burada çocuğu okuyan her aileyle eşleştirdik. | Open Subtitles | أعتقد أنّكِ رأيتِها بالفعل، فقد طابقنا كلّ غرض من هذه الأغراض بمُمتلكات سُرقت من عائلاتٍ لديهم طلاب يدرسون هُنا. |
| Nereye bakacağımızı bildiğimizde hesabınızdan çekilen paranın dekontları üzerindeki seri numaraları eşleştirdik. | Open Subtitles | حالما علمنا أين ننظر، طابقنا هذه الأرقام التسلسلية من هذه الفواتير إلى سحب من حسابك المصرفي |
| Yakın zamanda San Francisco'daki bir toptancıdan çalınmış, irsaliyesi ile birlikte, seri numarasını eşleştirdik. | Open Subtitles | طابقنا الرقم التسلسلي مع الشحنة المسروقة " من تاجر جملة في " سان فرانسيسكو |
| Ve bunu Kyle Harrison'ın cinayet mahalli ile eşleştirdik. | Open Subtitles | و نحن طابقنا حمضك باستخدام ملف تعريف مع الموجود في موقع مقتل "كايل هاريسون". |
| Adamın sesini zaten eşleştirdik. | Open Subtitles | لقد طابقنا بالفعل صوت الفتى |
| Camille'in diş fırçasından aldığımız DNA'sını salondan alınan martini bardağındakiyle eşleştirdik. | Open Subtitles | طابقنا الحمض النووي لـ(كاميلا) من فرشاتها لكأس المارتيني في المقهى |
| Teli eşleştirdik. | Open Subtitles | لقد طابقنا السلك |
| Mürekkepteki kandan alınan DNA'yı Wanda Cole isimli eski bir hükümlüyle eşleştirdik. | Open Subtitles | طابقنا الدم في الحبر (لمجرمة (واندا كول |
| Hadi, bu bizim özel katımız... | Open Subtitles | هيا هذا طابقنا الخاصّ |
| Bizim katımız da o. Teşekkürler. | Open Subtitles | هذا طابقنا ايضاً شكراً لك |
| Bugün seni bizim katta çok gördüm. | Open Subtitles | لاحظت وجودك في طابقنا أكثر من مرة اليوم |