| Bu bir intikamdı. Onun peşinden yüzlerce kasabaya gitti. | Open Subtitles | ،كانت مسألة إنتقام هو الذي طاردها وأطاح بها |
| Adam makası kapıp kızın peşinden dışarı çıkmış. | Open Subtitles | أخذ مقص و طاردها إلى هنا |
| Birisi onu kovalamış ve yüzlerce kez bıçaklamış. | Open Subtitles | أحدهم طاردها ثم طعنها مئات المرات |
| Kadını merdivenlerden aşağı kovalamış olmalı. | Open Subtitles | لابد وانه طاردها عبر السلالم |
| Eğer şüpheli onu takip ettiyse buraya sınırsız erişimi olur. | Open Subtitles | ان طاردها فسيكون لديه دخول كامل الى منزلها |
| FBI Kim'i takip ettiyse onu öldürebilir. | Open Subtitles | إذا طاردها الفيدراليون (كيم) ربما تُقتل |
| Onu takip etti, ona meydan okudu da diyebilirsin. | Open Subtitles | طاردها ، قد تستطيع القول ، أنه تودد إليها |
| Olanları duydum. peşinden giden sen miydin? | Open Subtitles | هل أنت من طاردها ؟ |
| - Çamur kökenli bir yaratık, peşinden gitti. | Open Subtitles | وحش من الطين, لقد طاردها |
| O da topun peşinden gidince.. | Open Subtitles | طاردها |
| peşinden git! | Open Subtitles | طاردها! |
| Onu takip etti. | Open Subtitles | لقد طاردها. |