| doktorum bazı testler yaptı. Daha önce hiç karşılaşmadığı bir şey buldu. | Open Subtitles | أجرتْ طبيبتي بضعةَ فحوص، و وجدتْ شيئاً لم ترَه من قبلُ قطّ. |
| Böylece en iyi arkadaşım avukatım ve onun kızı da doktorum olabilir. | Open Subtitles | وبهذه الطريقة يمكن لأفضل أصدقائي أن يكون المحامي الخاص بي وفتاته طبيبتي |
| Çin'deki doktorum, hani saçma şakalar yapan ve çılgın saçları olan, Dr. Sam'i hatırladınız mı? | TED | تذكرون د. سام، طبيبتي في الصين، صاحبة النكت الحمقاء والشعر المجعد؟ |
| Onunla kalacağım protein iğnelerimi yerken kanser doktorum önerdi. | Open Subtitles | أثناء أخذي لعلاج حقن البروتين الموصوفة لي من قبل طبيبتي |
| terapistim normal yolla doğum yaparsam, ruhsal bozukluk yaşayabileceğimi söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني طبيبتي بأني لو ولدت طبيعياً، قد أصاب بالجنون |
| Bunu daha önce söylem,ştiniz fakat kafam karıştı.görüyorsunuz ya Sizin aksinize ben doktorumla uzun romantik gezilere çıkmam. bunu kızarkadaşımla yaparım | Open Subtitles | لقد قلتَ ذلك من قبل ، ولكن أنا مشوّش أترى ، على عكسك لا آخذ جولات رومانسيّة بالقيادة مع طبيبتي. بل أفعل ذلك مع خليلتي |
| Bekleme listesindeyim. doktorum kürtaj yapmıyormuş. | Open Subtitles | أنا بقائمة انتظار طبيبتي العادية لا تقوم بهذه العمليات |
| Eğer doktorum bu bebekte fiziksel bir sorun olduğunu söylese, bununla başa çıkabilirdim. | Open Subtitles | .. إن أخبرتني طبيبتي أن هناك خطب ما بطفلي .. شئ طبيعيّ سأتحمّل ذلك |
| doktorum her ne kadar tuhaf da olsalar, aşermeleri dikkate almam gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | طلبت منّي طبيبتي النسائية أن أولي أهمية لما أشتهيه مهما كانت غير لائقة أجل |
| Asistan doktorum beni bıraktı da. Yardım lâzım mı? | Open Subtitles | لقد تركتني طبيبتي المقيمة، أتحتاجان مساعدة؟ |
| Evet, bence çok iyi bir doktor olacak. Keşke benim doktorum olsaydı. | Open Subtitles | انا اعلم,ستكون طبيبة رائعة اتمنى ان تكون طبيبتي |
| doktorum daha fazla kalsiyuma ihtiyacım olduğunu söyledi, | Open Subtitles | طبيبتي تقول أني أحتاج لكالسيوم أكثر في حميتي |
| İstersem doktorum olabileceğinizi söylemiştiniz. | Open Subtitles | انتِ قلتِ انكِ ستكونين طبيبتي إذا احتجتكِ |
| Hayır, doktorum arada bir bir yudum şarap içebileceğimi söyledi. | Open Subtitles | لا، طبيبتي قالت انه لابأس بذلك لابأس في بعض من النبيذ بين الفينة و الأخرى |
| Geçen hafta, doktorum mide bulantısı için bir ilaç yazdı. | Open Subtitles | طبيبتي اعطتني وصفه الأسبوع الماضي لدواء للغثيان |
| Evet, bayan doktorum da bana altı hafta sevişme demişti ama ben yapmıştım tabii. | Open Subtitles | أجل , هذا مثل عنما قالت لي طبيبتي أن أتوقف عن ممارسة الجنس لستة أسابيع لكني لم أستمع أليها و فعلتها بجميع الأحوال |
| Bu profesyonellikle ilgili, ama buradan çıktığımda doktorum olmayacaksınız. | Open Subtitles | انه أمر احترافي لكنك لن تكوني طبيبتي عندما اخرج من هنا |
| Tabii sevgili doktorum bana aksini söylemezse. 120/80. | Open Subtitles | طالما أن طبيبتي العزيزة لا تخبرني بخلاف ذلك |
| Ama terapistim başarıIı olmak yerine tanınmak istediğimi söylüyor. | Open Subtitles | رغم أن طبيبتي قالت أنني أصبو للاعتراف بي أكثر من الإنجاز |
| Kan tahlili sonuçları için doktorumla konuştum. | Open Subtitles | تلك كانت طبيبتي على الهاتف بنتائج فحص الدم. |
| Size söylemiştim. Doktorumdu. | Open Subtitles | لقد أخبرتكِ بالفعل لقد كانت طبيبتي |
| Ve sen de lütfen bir daha terapistime gelme olur mu? | Open Subtitles | ورجاءً لا تأتي إلى طبيبتي النفسية، حسناً؟ |