| Seni buradan kurtarmanın bir yolunu bulacağım. | Open Subtitles | يَبْدو قوياً، لكنه ليس قوياً. سَأَبْدأُ في البحث عن طريقة لكي أخرجكِ من هنا. |
| -Bak belki de aldıklarımızı geri vermenin de bir yolunu buluruz. | Open Subtitles | بالضبط و ربما يمكننا أن نجد طريقة لكي نعيد ما أخذناه من الأخرين |
| İşin aslı ben çocuğun bir erkek olmanın bir yolunu aradığını düşünüyorum. | Open Subtitles | الحقيقة هي أنني اظن أن ذلك الصبي كان يبحث عن طريقة لكي يكون رجلاً |
| Ama hainin zulasının yarısından çoğunu alabilmenin bir yolu var. | TED | ولكن هناك طريقة لكي تضمن أن تحصل على أكثر من نصف مدخرات التاجر. |
| Sana paranı geri ödemenin bir yolunu bulabiliriz diye düşündüm. | Open Subtitles | رُبما أجد طريقة لكي أدفع لك المال |
| Gerçekten bunu berbat etmemenin bir yolunu bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | وأنا أحاول حقّا أن أجد طريقة لكي لا أفسد هذا الأمر |
| Sanırım o paralı kanalı izlemenin bir yolunu biliyorum. | Open Subtitles | أظن انني اعرف طريقة لكي أحضر لك قنوات الدفع المقدم |
| Sanırım o paralı kanalı izlemenin bir yolunu biliyorum. | Open Subtitles | أظن انني اعرف طريقة لكي أحضر لك قنوات الدفع المقدم |
| Birin bana onları şu dağa attıklarını söylese... bir yolunu bulur... tepesine çıkardım. | Open Subtitles | لو كان هناك أحد ما ليخبرني بأنهم قد رموا بالجثث عند قمة ذلك الجبل فانني سأجد طريقة لكي أصل بها الى تلك القمة |
| Dahi baban bu aşkı biz olmadan devam ettirebilmenin bir yolunu buldu. | Open Subtitles | وجهز لك والدك العبقري طريقة لكي تحمله معك بدون وجودنا |
| Geri dönmenin bir yolunu bulmalıyım. | Open Subtitles | أنا أعني أنني أحتاج لمعرفة طريقة لكي أعود |
| Her zaman tartışmanın dışında kalmanın bir yolunu bulmak istiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | انت دائماً تحاول ايجاد طريقة لكي لاتتشاجر ، صحيح ؟ |
| Ya bana ödeme yapmanın bir yolunu bulun ya da kendinize başka bir avukat bulun. | Open Subtitles | أعثر على طريقة لكي تدفع لي أو أعثر على محامي آخر |
| Martin Charles'ın çöküşünü engellemenin bir yolunu bulmak için kaç gece gözüme uyku girmedi haberin var mı senin? | Open Subtitles | أتعرفين كمْ ليلة ظللتُ فيها مُستيقظاً، أحاول إيجاد طريقة لكي لا تنهار الشركة في نهاية المطاف؟ |
| Bunu ödemenin bir yolunu bulacağız ve hatta senin için bedavadan temizlik işi yapmakla başlıyoruz bile. | Open Subtitles | سوف نجد طريقة لكي ندفع لكي بها في البداية سوف نقوم ببعض أعمال التنظيف مجانا |
| Hala sınırı geçmenin bir yolunu bulmamız gerek. | Open Subtitles | لا يزال علينا إيجاد طريقة لكي نتسلل عبر الحدود |
| Sanırım bir yolunu buldum. | Open Subtitles | حسنًا، أظن أنني وجدت طريقة لكي تنفع الصورة |
| Ve o tüm bu erkek çocukları bu programdan geçirmenin bir yolunu bulmalı. | TED | يتوجب على المدرسة - الانثى - ان تجد طريقة لكي تدفع الاطفال الذكور لكي يجتازوا الاختبارات والاناث حتماً |
| Notumu yükseltmenin bir yolu var mı diye sormak istiyordum. | Open Subtitles | لقد كُنتُ أتساءل ما إذا كانت هنالك أية طريقة لكي ارفع دَرَجتي؟ |
| Adam bunu sormanın kolay bir yolu yok ama birisi bugün iğneni çöpte buldu. | Open Subtitles | أدم لا توجد طريقة لكي أسألك عن هذا ولكن أحداً ما وجد إبرتك اليوم في النفايات |
| Sana paranı geri ödemenin bir yolunu bulabiliriz diye düşündüm. | Open Subtitles | رُبما أجد طريقة لكي أدفع لك المال |
| Belki de Bay Danceny'ye yazmanın bir yolunu bulabiliriz. | Open Subtitles | ربما هناك طريقة لكي يتركك أكتبي إلى السيد (دانسني). |