| Eğer engel olursa benim yolumla yaparız. | Open Subtitles | أذا لم يوافق ، نقوم بالأمر على طريقتى. |
| Kendi yolumla! Bana onlar kazandırdı! | Open Subtitles | طريقتى هى التى تجعلنى أفوز |
| Bu tür şeyler söylemek zor çünkü benim tarzım değil, ama kendimden kurtulup, başka biri olabilseydim, sen olmak isterdim. | Open Subtitles | عندما يرى الناس الاخرون هذا فانهم يحترمونى ولكن من الصعب على ان اقول لك مثل هذه الاشياء لانها ليست طريقتى |
| Benim yöntemim, tarayıcıyı kandırmak ve onu kullanan son kişinin ben olduğuma ikna etmek. | Open Subtitles | أما طريقتى, فهى خداع الماسح الضوئى لإقناعه أننى آخر شخص قد إستخدمه |
| Pekala, bir süre bunu benim yöntemimle yapacağız, birbirimizi anlayana dek. | Open Subtitles | حسنا ,سنقوم ببعض الأشياء على طريقتى لبعض الوقت طالما سنتفاهم معا. |
| Sana davranış şeklim hoşuna gitmiyorsa, neden kendine başka birini bulmuyorsun? | Open Subtitles | لو أنت لا تحبين طريقتى فى معالجة الامور لما لا تحصلين لنفسك على رجل آخر؟ |
| Bunu ya benim usulümle hallederiz ya da beni kurbağaya çevirirsin. | Open Subtitles | ، يمكننا فعل هذا على طريقتى أو يمكنك تحويلى إلى ضفدع |
| Ve şimdi metodumun yanlışlığını kabul ediyorum Umarım amacım anlaşılıyor ve yaptığım açıklamayla bu özür kabul edilir. | Open Subtitles | ... والآن , أعترف ... أن طريقتى كانت خاطئة ... ... لكننى أتمنى أن تتفهموا دوافعى ... |
| Sakin ol, bu sefer kendi yolumla kazanacağım. | Open Subtitles | هذه المرة سافوز على طريقتى |
| Kendi yolumla halledeceğim. | Open Subtitles | سأفعل ذلك طريقتى |
| - Benim yolumla yap, kimse zarar görmesin. | Open Subtitles | -اتبعى طريقتى ولن يؤذى أحد |
| Önemli olan o değil. Suçluluk benim yaşam tarzım. | Open Subtitles | هذا لا يهم الشعور بالذنب هو طريقتى فى الحياة |
| Bu benim tarzım. Torbada ne var? Kalkma. | Open Subtitles | أنها طريقتى فى المعاملة ماذا فى الحقيبه؟ |
| Bungee yaptım. Bu yaşam tarzım. | Open Subtitles | انا احب قفز البانجى-بالنسبة لى هذه طريقتى فى الحياة |
| Senin kendi yöntemin var, benim kendi yöntemim. | Open Subtitles | انتِلديكطريقتكِوأنالدىّ طريقتى. |
| Bu da benim yöntemim. | Open Subtitles | انه نظام سأقوم به على طريقتى |
| -Evet. Benim yöntemim bu! | Open Subtitles | ـ نعم ،هذه طريقتى |
| Şimdi lütfen bana inan. Kendi yöntemimle halledeceğim. | Open Subtitles | صدقينى ، فانا مهتم بهذا الامر ولكن على طريقتى الخاصة |
| Buzluğu çözmen lazım tatlım, ama benim yöntemimle. | Open Subtitles | الثلاجة تحتاج إلى إزالة الثلج , يا عزيزتى على طريقتى هذة المرة |
| Video oyunu yapmak, o ezik şerefsize Parsonian zehrimi yönlendirme şeklim sadece. | Open Subtitles | فقط تصميم لعبه تمكننى من القضاء على هذا الراقص,الخسيس الفاشل هى طريقتى فى الحنق على بارسونز |
| -O halde benim usulümle. | Open Subtitles | - وافق على طريقتى ، إذن - |
| Ve şimdi metodumun yanlışlığını kabul ediyorum Umarım amacım anlaşılıyor ve yaptığım açıklamayla bu özür kabul edilir. | Open Subtitles | ... والآن , أعترف ... أن طريقتى كانت خاطئة ... ... لكننى أتمنى أن تتفهموا دوافعى ... |