| İstedikleri işi yaptım ve beni sattılar. | Open Subtitles | لقد أنجزت العمل الذي طلبوه مني وهم قاموا بالتخلي عني |
| İstedikleri erzağı hazırladık ve tutsak değiş tokuşunu yapmaya hazırız. | Open Subtitles | لقد جهزنا ما طلبوه منا من معدات ونحن مستعدون للقيام بالتبادل |
| Son geldiklerinde içtikleri içki, oturdukları masa, sikmek istedikleri garson. | Open Subtitles | كالمشروب الذي طلبوه آخر مرة أو المقصورة التي أحبّوا، النادلة التي أرادوا مضاجعتها. |
| Bence sen de tüm istediklerini yaptın zaten. | Open Subtitles | أظن أنّك فعلت كلّ ما طلبوه منك هنا أيضاً. |
| Tamam? Kimseyi öldürmedik. İstediklerini yaptık. | Open Subtitles | نحن لم نقتل أى أحد ، لقد فعلنا ما طلبوه منا |
| Sipariş verdiler, o yüzden yarın ya da en geç sonraki gün burada olur. | Open Subtitles | لقد طلبوه من أجلي لذا سيصل هنا في الغد أو بعد الغد، على الأكثر |
| Bize ne söylendiyse onu yaptık. | Open Subtitles | لقد كنتِ لوحدكِ، لكنكِ لم تشاهديه لا، لم افعل لقد فعلنا بالضبط ما طلبوه منا |
| Benden istedikleri her şeyi yaptım Hodges. | Open Subtitles | أنا فعلت ما قد طلبوه منى, هودجى |
| İstedikleri bir diğer hareket de bu. | TED | وهذا نوع آخر من السلوك طلبوه |
| Çünkü istedikleri buydu. | Open Subtitles | لأن هذا ما هنّ طلبوه |
| Şey... İşte istedikleri fiyat. | Open Subtitles | هذا السعر الذي طلبوه |
| Hayır, onlara istedikleri herşeyi vermek zorundayız. | Open Subtitles | لا، علينا منحهم كل ما طلبوه |
| Ondan sonra istedikleri her şeyi yaptım. | Open Subtitles | لقد فعلت كل ما طلبوه بعد ذلك |
| -Aramayacaklar. Onlara zaten istediklerini verdik. | Open Subtitles | لقد أعطينهاهم بالفعل ما طلبوه. |
| - Kocam istediklerini yaptığında, Sloan eve geri dönecek. | Open Subtitles | يقوم زوجي بما طلبوه منه و ما هو ذلك؟ |
| Sadece istediklerini yaptım, yemin ederim. | Open Subtitles | لقد قمت فقط بما طلبوه مني أقسم بذلك |
| Sipariş ettikleri bir şeyden ötürü olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | -أجل أشكّ في أن السبب طعاماً طلبوه من هنا |
| Sipariş ettikleri kablolar erken geldi. | Open Subtitles | الكيبل الذي طلبوه جاء مبكرا. |
| Şey, Sipariş ettikleri şey değildi. | Open Subtitles | في الواقع , لم تكن ما طلبوه |
| Bana ne yapmam söylendiyse, yaptım. | Open Subtitles | لقد فعلت لك ما طلبوه مني |