| Boş boş yürüdüm tüm Hayatım boyunca. Bir şair olduğumu bilmeden! | Open Subtitles | طوالَ حياتي وأنا أهيم على وجه هذه الأرض دون أن أدرك أني شاعر |
| Hayatım boyunca bir sürü ahmakla flört ettim. - Üzüldüm. | Open Subtitles | لقد واعدتُ العديدَ من المغفلين الحمقى طوالَ حياتي |
| Tüm Hayatım boyunca... ne zaman uyarılsam sikimi, açıkta ve müsait olan her deliğe soktum. | Open Subtitles | طوالَ حياتي... . كُلما شعرتُ بالرغبَة... |
| Adamım, ömrüm boyunca hapse girip çıktım, ve öğrendiğim bir şey var ki, eğer bu kapıdan giriyorsan desteğe ihtiyacın vardır. | Open Subtitles | لقد كُنتُ أدخلُ و أخرجُ من السِجن طوالَ حياتي يا رجُل الشيء الوَحيد الذي تعلمتُه أنهُ حالما تدخُل من البوابَة ستحصلُ لكَ المشاكِل |
| Sharp gibi heriflerle ömrüm boyunca mücadele ettim. | Open Subtitles | لقد كنتُ أتعاملُ مع أشخاص مثل (شارب) طوالَ حياتي. |
| Bütün Hayatım boyunca tek başınaydım, ve yakında... sen de yalnız kalacaksın. | Open Subtitles | كُنتُ وحيداً طوالَ حياتي و قريباً... ستكونَ أنتَ كذلك |
| Hayatım boyunca özlemini çektiğim buydu. | Open Subtitles | ذلكَ ما كنتُ أفتقدهُ طوالَ حياتي |
| Sonra, gözlükleri aldım ve eve giderken yolda taktığımda birden bağırmaya başladım çünkü Hayatım boyunca büyük yeşil damlacıklar diye baktığım şeyler büyük yeşil damlacıklar değilmiş. | Open Subtitles | ثمّ حصلتُ على النظارات ولبستُها ...وركبتُ السيّارةِ عائدةً للمنزل، وفجأةً صرخت لأنّ البقع الخضراء الكبيرة التي كنتُ أنظر إليها طوالَ حياتي |
| Hayatım boyunca tutunduğum bir şey. | Open Subtitles | احتفظتُ به طوالَ حياتي. |
| Tüm yetişkin Hayatım boyunca hatta. | Open Subtitles | طوالَ حياتي كبالغ. |
| Bütün Hayatım boyunca! | Open Subtitles | و كُنتُ كذلك طوالَ حياتي! |
| Hayatım boyunca. | Open Subtitles | طوالَ حياتي |