"طيّبًا" - Translation from Arabic to Turkish

• bol
• İyi bir

Tek söyleyebileceğim, ikimiz için de bol şans.
جلّ ما يُمكنني قوله، حظًا طيّبًا لكلانا.

Sana bol şans.
حظًّا طيّبًا في ذلك

bol şans bayım.
حظًّا طيّبًا يا سيّدي.

Kalbimin yeterince iyi bir Hristiyan olmamı sağlayacak kadar nefretle dolu olduğunu sanmıyorum.
أنا لا أظن بأنّي أمتلكُ كراهية في قلبي لأكون مسيحيًّا طيّبًا

Ve bence ahlaki karmaşaları macera ile harmanlayarak insanların ilgisini çekecek hâle getirme konusunda iyi bir iş çıkardım.
وأظن أنّني أبليت جهدًا طيّبًا بمُطابقة التعقيدات الأخلاقية المشوبة مع التجارب التي تجرّ الناس لها.

İyi bir insan olduğunu kabul edeceksin. Korkunç bir şey yapmak zorunda kaldın.
بأن تتقبّلي أخيرًا كونكِ إنسانًا طيّبًا اضطرّ إلى فعل أمرٍ فظيع

Hannah senin için sırada ne varsa bol şans diliyorum.
(هانا)، أتمنّى لكِ حظًّا طيّبًا فيما أنتِ مقبلة عليه

Sana bol şanslar diliyorum.
أتمنّى لكِ حظًّا طيّبًا.

Genthru yenilene kadar bekleyeceğim. bol şans.
سأنتظر ريثما تهزمون (جينثرو)، حظًّا طيّبًا.

- bol şans.
حظًا طيّبًا

İyi bir adamdı, başarılıydı, imparatorluğa faydalı olması için seni yetkilendirmek gibi iyi önsezileri vardı.
لقد كان رجلًا طيّبًا, ناجحًا, رجلًا لديه فطنة جيدة.

- Hayır. Ama her nereye gidiyorsa, iyi bir şey değil.
{\cH000000\3cH90CD3B} لكن أيُّما يُخطّط له، ليس بإمكانه أن يكون طيّبًا.

Pekâla, şimdi iyi bir şey yapmış oldun.
حسنٌ، لقد فعلتَ شيئًا طيّبًا الآن.

Şahane bir adam ve iyi bir dosttu.
والدك كان رجلًا عظيمًا وصديقًا طيّبًا

Akıllıca bir seçim. Mephedrone sizin için iyi bir yatırım olacak.
اختيار حكيم، "الميفيدروم" سيكون استثمارًا طيّبًا لك.

İyi bir adam ol ve ona bir mesaj yollamama yardım et.
كُن فتىً طيّبًا وساعدني لأرسل لها رسالة

İyi bir adama benziyorsun.
أعني، أنتَ تبدو رجلاً طيّبًا