"ظننّا" - Translation from Arabic to Turkish

• düşündük
• sandık
• düşünmüştük
• sanıyorduk
• düşünüyorduk

Bu yıl sevgililerimiz olmadığına göre belki biraz güleriz diye düşündük.
بما أنّنا لم نخرج للمواعدة هذا العام ظننّا بأنه سيجلب لنا بعض المرح

Beceremediğimizden değil, vakit kaybı olduğunu düşündük.
انه ليس ذلك انه لم نستطع فعلها لقد ظننّا فقط انه سيكون مضيعة للوقت

- Beceremediğimizden değil, vakit kaybı olduğunu düşündük.
انه ليس اننا لم نستطع فعلها اننا فقط ظننّا انها كانت مضيعة للوقت

Seni her yerde aradık. Öldüğünü sandık.
لقد بحثنا عنكِ بكل مكان ظننّا بأنكِ ميّته

Baban ve ben ilk seferin son sefer olacağını düşünmüştük.
أنا و أبيكِ ظننّا أنّ المرّه الأولى ستكون الأخيره

Bunu bilmenizin önemli olduğunu düşündük.
ظننّا أنه من المهم أن تعرفا هذا

Hava saldırısı yüzünden uçağın gecikebilir diye düşündük.
ظننّا بأن رحلتك ستتأخر جرّاء الإضراب.

Bugün bunun olabileceğini düşündük.
. ظننّا أنّ اليوم، هو اليوم المنشود

Geri döndün. Seni sonsuza dek kaybettiğimizi düşündük.
ها قد عدتِ ظننّا أنّنا خسرناكِ للأبد

Anne, bilmen gerek diye düşündük.
أمي، ظننّا فقط أن عليك معرفة ذلك.

Ama araba yolunda Mercury Cougar görünce, Eugene'in, ...intikam için geldiğini düşündük.
لكن عند رؤيتنا للسيارة في الطريق، ظننّا.. انّ (يوجين) كان قادماً للانتقام منّا

Sonunda bizi bulduğunu düşündük.
ظننّا أنّه وجدنا في النهاية

Bizi terk ettiğini düşündük,..
ظننّا أنّكَ رحلتَ عنّا

Dean Bendis'in Franzine'in çetesinden biri olduğunu düşündük.
ظننّا أنّ (دين بيندس) جزء من جماعة (فرانزين)

Onu korkuttuk, yeterli olur sandık.
،لقد أخفناه . ظننّا أن ذلك يكفي

Biz, Trevor McDowell'ın bilgisayar çipini... başka bir koşucuya verdiğini sandık.
ظننّا أنّ (تريفور ماكداول) أعطى رقاقته إلى عدّاء آخر

Sadece geceyi geçirip sabah olunca da yol alacağımızı düşünmüştük.
ظننّا أنّنا سنقضي الليلة فحسب ثمّ ننتقِل في الصباح.

- Hepimiz onun CeCe olduğunu düşünmüştük.
-لقد ظننّا جميعاً بأنّها (سيسي )

Uyuttunuz mu ki? Sahibinin olmadığını sanıyorduk. Bu yüzden ona bir ev bulmaya çalıştık ama bulamadık.
ظننّا أنها كانت تائهة، لذا حاولنا أن نجد لها منزلًا، لكنّنا لم نفلح.

Birkaç ayımız daha olsaydı işleri yoluna sokacağımızı düşünüyorduk ama...
ظننّا أنّه لو كانت لدينا بضعة أشهر أخرى كنّا سنضع الامور بنصابها الصحيح ، ولكن