"عازل" - Translation from Arabic to Turkish

    • geçirmez
        
    • yalıtımı
        
    • yalıtım
        
    • izolatör
        
    • yalıtkan
        
    • yalıtımlı
        
    • kondomsuz
        
    • prezervatif
        
    O kadar hafif ve derisi o kadar su geçirmez ki su üstünde kolayca durabilir. Open Subtitles فهي خفيفة جدا وجلدها عازل للماء وبشكل حرفي بإمكانها الوقوف على الماء
    Kayıt stüdyosunun ses geçirmez olması gerekmiyor mu? Open Subtitles اليس مكان التجيل يجب ان يكون عازل للصوت؟
    Belki bu yüzden o zamandan beri ses yalıtımı yoktur. Open Subtitles ولكن ربما لأنه لم يكن هناك عازل للأصوات فى الماضى
    Duvarlar ve yalıtım böyle ıslanırsa küflenme riski de beraberinde gelir. Open Subtitles إذا ابتل جدار عازل هكذا تكون هناك مخاطرة حدوث تعفن
    Bilmiyorum. 50 kopeklik bir iş için 30 kopek izolatör kullanan gerzeğin adını nereden bileyim ki? Open Subtitles لا أعرف أسماءهم . كيف بحق الجحيم سأعرف اسم الأحمق ... ذلك الذى زوّدنا ب 30 عازل كوبك لعمل 50 عازل كوبك ؟
    Serumun içine potasyum-seçici yalıtkan koyar nabız müddetlerini 30 milisaniyeye kısıtlarsanız olmaz. Open Subtitles ليس إذا أدخلت عازل بوتاسيوم انتقائي في المصل وحددت فترات النبض إلى حوالي 30 مللي ثانية
    Hayır, müzik sesi yüksekti, arka duvar da ses yalıtımlı. Open Subtitles كلاّ، لكن كانت المُوسيقى صاخبة، والجدار الخلفي عازل للصوت.
    Kızımı ses geçirmez bir kutuya kapattım ve onu sevmesini bilemedim. Open Subtitles أقفلت على أبنتي في صندوق عازل للصوت ولم أعرف كيف أحبها، أنا ملوم على ذلك.
    Aladoğanın tüyleri tam olarak su geçirmez değildir bu yüzden tüylerinin ıslanmasını göze alamaz. Open Subtitles ريش الشاهين ليس عازل للماء كما يجب، لذلك لا يستطيع تحمل ان يصبح ريشه مبلل.
    Ses geçirmez, sessiz olun. Open Subtitles انه عازل للصوت, لذلك كونوا هادئين
    Öte yandan, ses geçirmez, harika bir bodrum katım var. Open Subtitles على خلاف ذلك ، لدي قبو جميل و عازل للصوت .
    Gövde hasarı, ses yalıtımı ya da pervane hasarı olabilir. Open Subtitles ،يمكن أن يكون الضرر بالهيكل عازل الصوت، أو المراوح
    Baksana Rose Marie, doğacak çocuğunun kolik hastası olması ihtimaline karşı ortak duvarımıza ses yalıtımı yaptırmayı düşündün mü? Open Subtitles روز ماري)، لا أفترض) أنّكِ فكرتِ كثيرا بوضع عازل للصوت، للحائط الذي نشترك فيه نظرًا لأنّك ستعانين من مغص؟
    Denizaltının sorunu ses yalıtımı. Open Subtitles المشكلة بالغواصة هي عازل الصوت
    Kurbanın üzerinde yalıtım malzemesi bulaşmış demiştin değil mi? Open Subtitles ألم تقولي أن هناك عازل على ثياب الضحية ؟
    Çatıda yalıtım yok, bayağı havadar yani. Open Subtitles لا يوجد عازل هنا، والهواء مُتجدد.
    - yalıtım. Open Subtitles ـ مصنع ، منزل عازل ـ المنزل العازل
    Direk ile güç silindir şapkası arasına izolatör yerleştirebiliriz. Open Subtitles سنضع عازل بين الصاري وقبعة إرسال التردد
    Bu bir izolatör. Open Subtitles انه بداية ، انه عازل
    İlk modeli yaptığımda bir iyonlaşma odası düşünmüştüm ama havanın yeterli bir yalıtkan olacağına ikna olmamıştım. Open Subtitles عندما بنيت النموذج الاول وضعت في الحسبان غرفة التأين لكن لم أقتنع.. أن الهواء سيكون عازل كافي
    Tamamıyla ses yalıtımlı. Open Subtitles عازل للصوت تماماً.
    Ama hiçbir zaman kondomsuz yapmalarına izin vermedim. Open Subtitles لكنني لم أمارس معهم بدون عازل أبداً
    Elbette, size güveniyorum, ama prezervatif kullanın. Open Subtitles بالطبع انا اثق بك استخدم عازل جنسي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more