| burada yaşayan insanların çoğunluğu; ya kıyı köylerde balıkçılık yaparak yaşıyorlardı, ya da göçebelerdi, çevrede su bulabilmek için dolaşıyorlardı. | TED | معظم الناس الذين عاشوا هنا سواء على الساحل او في القرى او صيد الاسماك او البدو الذين يتنقلون في الجوار بحثا عن الماء. |
| burada yaşayan insanların bile başına gelir. | Open Subtitles | هو حدث إلى الناسِ الذين عاشوا هنا كل حياتهم |
| Otuz yıllık bir sürede 100'den fazla insan burada yaşadı. | Open Subtitles | خلال 30 عاما, أكثر من مائة شخص قد عاشوا هنا |
| Dedelerim, babam burada yaşadı. | Open Subtitles | \u200fأجدادي وأبي عاشوا هنا. |
| burada yaşamış beş kişi ortadan kayboldu. | Open Subtitles | خمسة أشخاصِ من الذين عاشوا هنا إختفوا. |
| Eskiden burada yaşamış insanlarla konuştuğumda söyledikleri şey o kadar kalabalıklarmış ki, birini öldürmemek için adım attığın yere dikkat etmen gerekirmiş. | Open Subtitles | عندما تكلمت مع الناس الذين عاشوا هنا منذ زمن التجمعات كانت وفيره جداً من هذا النوع الذى سنراه حيث أنهم كانوا يتدخلون فى الحفاظ على حياتهم |
| Benim insanlarım, Eskimolar... binlerce sene burada yaşadılar. | Open Subtitles | "قومي, الأسكيمو" "قد عاشوا هنا لآلاف السنين." |
| Beyaz adam gelmeden binlerce yıl önce, burada yaşayanlar tarafından yapılmış. | Open Subtitles | عاشوا هنا منذ آلاف السنين قبل مجيء الرجل الأبيض |
| Beş yıldan beri burada yaşıyorlar. | Open Subtitles | للأسف عاشوا هنا منذ خمس سنوات |
| Bir süre önce burada yaşayan bir aile vardı. | Open Subtitles | لقد كان هناك عائله عاشوا هنا منذ وقتاً مضى |
| Çin'in kuzeydoğu sahilindeki Jinping Dağı'nda burada yaşayan ilk insanlardan kalma şaşırtıcı izler var. | Open Subtitles | هنا في الجبل على ساحل الصين الشمالي الشرقي هناك دليل مفاجئ ان الناس عاشوا هنا تقريبا لفترة طويلة |
| Ailenin burada yaşayan bütün üyeleri bunlardı. | Open Subtitles | أولئك كانوا جميع أفراد العائلة الذين عاشوا هنا |
| Bir süre önce burada yaşayan bir aile vardı. | Open Subtitles | كانهناكعائلة.. عاشوا هنا من قبل |
| Babam ve büyükbabam burada yaşadılar. | Open Subtitles | جدي و أبي عاشوا هنا |
| burada yaşayanlar ölmüş, şiddet içeren bir şekilde hem de ve anlaşılan, burada ölen bir onlar değilmiş. | Open Subtitles | الناسُ الذين عاشوا هنا من قبل ماتوا بطريقة عنيفة وإتّضح أنّهم ليسوا الوحيدين. |