| Neyse, vampirler tarafından kilit altında olduğumdan dolayı zaman öldürüyordum. | Open Subtitles | عامّة إنّي أسلّي وقتي طالما أخضع لحظر تجوال مصّاصي الدماء. |
| Neyse, her şey çok hızlı oldu. Beni hatırlamazsa onu suçlamam. | Open Subtitles | عامّة انتهى الأمر سريعًا، ولن ألومها إن لم تذكرني. |
| Git hakla onları şampiyon. devlet eliyle eğitim önemli. Demokrasinin mihenk taşı. | Open Subtitles | اذهب للنيل منهم أيّها البطل، التعليم بمدارس عامّة حجر الزاوية للديمقراطية |
| Ben yine de çocuklarımı özel okula göndermektense kötü bir mahalledeki devlet okuluna göndermeyi tercih ederdim. | Open Subtitles | إلى مدرسة عامّة على إرسالهم إلى مدرسة خاصّة. |
| Nedensel bir etkenden çok Genel bir nörolojik uyarı durumu. | Open Subtitles | ليس تماماً تأثيراً سببياً لكن حالة عامّة من الفورة العصبيّة |
| Evin birinci katı halka açık. İkinci katta yaşıyorlar. | Open Subtitles | طابق أول من المنزل منطقة عامّة الطابق الثاني منطقة المعيشه |
| Beni Halkla ilişkiler şirketine yönlendirdiler. | Open Subtitles | ثمّ قاموا بتوجيهي إلى شركة علاقات عامّة والذين قاموا بإرسالي إلى وكالة إعلانات |
| Belki de kamu servisi yapan bir kanunsuzdur. | Open Subtitles | وكأن هذا يضيّق نطاق البحث. لعلّه مقتصّ يقوم بخدمة عامّة ما. |
| Benim güzel halkım gibi, bunlar da halk içinde sevgi gösterisine öncelik vermiyor. | Open Subtitles | مثل شعبي الحميد، إنّهم ليسوا بالضبط مكلّفين بالحياء لعرض العاطفة على عامّة الناس |
| Evet, yani öyle... halkın önünde kısa zamanlar o kadarda zarar vermez. | Open Subtitles | حسن, أعني, ظننتُ أن القليل من التعرّق بأماكن عامّة لن يضرّ بي. |
| Ayak uydur. Neyse, elimde kara liste var. | Open Subtitles | أكمل، عامّة لديّ قائمة اغتيالات ولا يمكنني إيجاد هدفي الأخير. |
| Neyse. | Open Subtitles | عامّة لديّ رصيد يخوّل لي التعامل معهم. |
| Her Neyse. Tonpa... Acemilerin canına okumaya bayılıyorsun sahiden de. | Open Subtitles | عامّة يا (تومبا)، إنّكَ ممتازٌ في تحطّيم الاغرار. |
| devlet arşivleri, herkes bakabilir. | Open Subtitles | إنّها سجلّات عامّة أيّ شخص يستطيع البحث فيها |
| Baba bunlar devlet okulu öğrencileri, onların önünde Rolls Royce'tan inemem. | Open Subtitles | أبى هؤلاء أطفال مدرسة عامّة , لا يجب أن أظهر في سيارة رولز رويس أثناء الرحلة . |
| Şuraya yazıyorum, 50 yıl içinde Amerika'daki bütün devlet okulları Ramazan'da tatil olacak. | Open Subtitles | ولتذكر كلامي.. بعد 50 عاماً ستغلق كل مدرسة عامّة بـ(أمريكا) أبوابها لشهر (رمضان) |
| Semptomlar kesin bir şey söylemek için fazla Genel ama ben olsam endişelenmezdim. | Open Subtitles | أعراض عامّة جداً ومن الصعب عزوها لمرض بعينه بشكل قطعي، لا تدعو للقلق. |
| Estetik cerrahi olduğu kadar Genel cerrahiyi de ilgilendiren bir hasta. | Open Subtitles | أنتَ تعلم أنّ هذه جراحة عامّة بقدر ما هي جراحة تجميل |
| Durumlarına ve her bir dili nasıl kazandıklarına bağlı olarak, üç Genel tipte sınıflandırabilirler. | TED | واعتماداً على وضعهم وكيفية اكتسابهم كلِّ لغة، يمكن تصنيفهم إلى ثلاثة أنواعٍ عامّة |
| Sözlüğe bak. Sarhoş olmuştum ve halka açık bir çeşmeye işedim. | Open Subtitles | أنظر إليه ، لقد ثملتُ وبدأتُ أشرب من نافورة عامّة |
| Ve Halkla ilişkiler uzmanları partilerini en ince ayrıntısına kadar düzenlemeyi sever. | Open Subtitles | وهي فتاة علاقات عامّة وفتيات العلاقات العامّة تحبّ أن تخطّط للأحداث وصولا إلى آخر تفصيل |
| Bu yüzden savcıya kamu malına zarar verme ve kundaklama kefaletini düşürmesi için bir teklifte bulunuruz. | Open Subtitles | لذلك هناك فرصة لطلب النائب العام من تقليص عقوبة الحرق العمد لتخريب منشأة عامّة |
| Bu tutkuysa bir halk protestosunu tetikleyecek ve biz de istediğimizi elde edeceğiz. | Open Subtitles | و تلك العاطفة ستولّد ضجّةً عامّة و سنحظى بما نريد |
| Başka şansım yok. halkın huzurunda bir oturum düzenlemeliyim. | Open Subtitles | لا أملكُ خياراً يجب أن أقيم جلسة استماع عامّة |
| umumi bir toplantıdan isimsiz haber mi? Hiç gerek yok. | Open Subtitles | مصادر مجهولة من أحداث عامّة لا حاجة لذلك |