| Çekil sersem! Ucuz kolonyan hayvanların kokusunu bastırıyor! | Open Subtitles | تراجع أيها الأحمق , فإن عطرك الرخيص يحجب عبق الحيوانات |
| O kötü ahır kokusunu alabiliyor musun? | Open Subtitles | أيمكنـك شـم نفحـة من عبق سـاحة حظيرة المزرعة ذاك ؟ |
| Ormanlara en fazla yaklaştığın an çam aromalı oda kokusunu solumandır. | Open Subtitles | كلماتكونأقربللأحراش... فرصتك تكون اكثر لتشتم... عبق رائحة الصنوبر. |
| Zengin züppeler ise genç bedenler ya da solmuş ama güzel kokulu çiçekler peşinde heyecanlı kalabalığı kolaçan etmekte ve uygun avı aramaydılar. | Open Subtitles | بذلات أنيقة على شباب أو عجزة لا يزال بهم عبق الزهور يطوف الجمهور المتحمس يبحث و يصطاد |
| Sabahlığımda beş damla güzel kokulu balsam vardı. | Open Subtitles | كان على ثوبي خمس قطرات من عبق عطر |
| Gençliğinin kokusunu bir kez daha içime çekeyim. | Open Subtitles | دعيني استنشق للمرة الأخيرة عبق شبابكِ |
| Tamam, dünya hakimiyeti saç spreyi kokusunu takip edeyim o zaman. | Open Subtitles | - حسنٌ، سأتّبع عبق رذاذ الشعر والهيمنة على العالم |
| Enfes kokulu et, birinci sınıf bir öğlen yemeğidir! | Open Subtitles | ! عبق الدهون هو اول غذاء القسم |
| çaya göre daha kokulu. | Open Subtitles | انها اكثر عبق من الشاي |
| # Mis kokulu, büyüleyici aşk... # | Open Subtitles | "يا عبق حبّي الفاتن" |
| # Mis kokulu, büyüleyici aşk... # | Open Subtitles | "يا عبق حبّي الفاتن" |