"عبوره" - Translation from Arabic to Turkish

• geçmek
• geçmeye
• geçebiliriz
• geçmeyi
• geçebilir

Fakat mirketler bir beslenme yerinden diğerine gitmek için karşıya geçmek zorundalar.
لكن يجب على حيوانات السرقاط عبوره لتنتقل من منطقة رعي إلى أخرى.

Televizyondan sinemaya geçmek zor değil mi?
اليس هذا صعب عبوره من كونه تلفزيوني الى ان يكون فيلم

Arasından geçmeye çalıştık, ama yüksek yoğunluklu bir alana dönüşünce... her şey alt üst oldu.
لقد حاولنا عبوره من منتصفه إلاّ أنّه تحوّل الى حقل عالى الكثافه جزءقليل من كلّ شيء

Ortasından geçmeye çalışırken, karma mayınlardan oluşmuş çok yoğun bir alan olduğu çıktı ortaya.
لقد حاولنا عبوره من منتصفه إلاّ أنّه تحوّل الى حقل عالى الكثافه جزءقليل من كلّ شيء

Halatlarla geçebiliriz.
باستطاعتنا عبوره بواسطة الحِبال.

Akıllı bir adam suyu geçmeyi öğrenene kadar köprüleri atmaz.
الرجل الحكيم لا يحرق جسوره حتى يتأكد من عبوره الماء

Sadece o geçebilir.
فقط انه يمكن عبوره.

Yani, bilirsin geçenlerde açık kapı bıraktık ve hiçbirimiz o kapıdan geçmek istemedi.
أعني.. لقد فتحنا باباً لا يرغب أيٌ منّا عبوره

Nehri geçmek için hazırlıklar başladı.
وقد بدأت الأستعدادات لعملية عبوره

- ...orayı sağ salim geçmek neredeyse imkânsızmış.
وكانت مكاناً قاحلاً وشبه مستحيل عبوره

Bu asla geçmek istemeyeceğin bir çizgi.
ذلك عبور لخط لا تريد عبوره هذا شر خالص

Bu geçmek istemeyeceğim bir sınır.
هذا خط لا يمكنني عبوره

Ya şu anda gedikten geçmeye çalışırlar da geçemezlerse?
ماذا لو حاولوا عبوره الآن ولم ينجحوا؟

O kadar da derin değil. Yürüyerek geçebiliriz.
ليس بذلك العمق نستطيع عبوره

Yüzerek geçebiliriz belki.
يمكن أنْ نحاول عبوره سباحة

Karşıya geçebiliriz.
يمكننا عبوره

Neden önce onu geçmeyi denemiyorsun Pete?
لماذا لا تحاول عبوره اولاً, بيت؟

- Ed, geçebilir mi söylesene? - Bilmiyorum.
إيد هل يمكن عبوره انا لا أدري

geçebilir mi?
هل يمكن عبوره