"عثرت عليه" - Translation from Arabic to Turkish

• buldum
• buldun
• bulmuş
• bulduğum
• bulduğunu
• bulduğu
• bulduğumu
• buldu
• bulduğunuz
• Onu bulan
• Bulabildin
• Bulabildiğim

Onu bu öğleden sonra buldum. Ya intihar, ya da biri...
لقد عثرت عليه هذه الظهيرة إما انه انتحر, او شخص ما

Bunu bulmak için bir sürü yere baktım ama sonunda buldum.
اضطررت للبحث بأماكن عدة، كي أعثر على هذا، لكني عثرت عليه

buldun diye kimseyi aramana gerek yoktu 50 yıl sonra kapanmış bir yarayı kanatmaktan başka bir işe yaramaz bu
إنه لا يعني لك شيئاً لكنك عثرت عليه وماذا تفعل الآن؟ بعد خمسين عاماً تتصل بها فجأة

Devam et. Ne buldun? Önce sen.
لا يمكنكَ إغضابي , تفضّل , ما الذي عثرت عليه ؟

Onu bu şekilde bulmuş, daha sonra beni aradı.
لقد عثرت عليه ممدداً هكذا و من ثم اتصلت بي

Belki de ama internette bulduğum her şey onun haklı olduğunu gösteriyor.
ربما لكن من خلال كل ما عثرت عليه على الإنترنت، فهي محقة

Onu her kim ittiyse, senin bulduğunu biliyor ama bir şey söyleyip söylemediğini bilmiyor.
من قام بدفعه ,يعلم انك عثرت عليه, ولكنه لا يعلم ان كان قد اخبرك بشئ,

Bunu bulmak için bir sürü yere baktim ama sonunda buldum.
اضطررت للبحث بأماكن عدة، كي أعثر على هذا، لكني عثرت عليه

Şu nükleer şifreleri koruyan müttefiğimiz var ya onu buldum.
حليفنا، الشخص الذي يحمي الرموز النووية العسكرية لقد عثرت عليه

Şimdi, size yalan söylemeyeceğim ve bununla yaşamak için pozitif bir yer bulmanın hızlı veya kolay olduğunu da söylemeyeceğim ama onu buldum
لن أكذب عليكم وأقول أني بسرعة وسهولة عثرت على حيز إيجابي وأنا مصاب بهذا المرض، ولكني عثرت عليه.

Sevinmelisin. Onu senin için buldum, değil mi?
من المفترض أن تحتفل لقد عثرت عليه من أجلك ، أليس كذلك ؟

Çok ilginç. Şehir merkezindeki bir araştırmamda buldum.
أظنه سيثير اهتمامك، عثرت عليه في المدينة خلال إحدى جولاتي الاستكشافية

-Ne? Evet. Bunun için benden nefret edeceksin, ama onu iki ay önce buldum.
نعم ستكرهينني بسبب هذا ولكني عثرت عليه قبل شهرين

Çok güzel sesi var. İnternette nasıl buldun böyle bir şeyi?
يبدو فاخراً حقاً كيف عثرت عليه في الإنترنت؟

Garcia, Paul Montgomery hakkında neler buldun?
غارسيا,ما الذي عثرت عليه عن بول مونتغومري؟

- Sen mi onu buldun, o mu seni? - Farkeder mi? Fazlasıyla.
بعد أن تركت المجمّع عثرت عليه متجمداً حتى الموت تقريباً

Ama bir gün, karısı onu bulmuş ve içine bakmış.
وفي يوم من الأيام، عثرت عليه ونظرت ما بداخله

Bir su borusunda bulduğum eski bir Rönesans sanat kitabından, bu isimleri onlara ben verdim.
وبكتاب قديم عن فن عصر النهضة عثرت عليه في مجاري العواصف اخترت لهم الأسماء

Ayrıca kızımızın onu nasıl bulduğunu da açıklıyor.
أجـل , هذا يشرح أيضاً كيف عثرت عليه فتاتنا

-Ne? Natalia'nın şezlongda bulduğu kalıntı, tropikal krem.
الدليل الذي عثرت عليه "ناتاليا" على المقعد هو كريم موضعي

Sadece bulduğumu söyleyeyim dedim.
اريد ان اقول فقط لقد عثرت عليه

- buldum onu. Ya da o beni buldu.
لقد عثرت عليه أو هو من عثر عليّ

Aradığınız şeyi bulduğunuz anlamına mı geliyor?
اذن ذاك الرجل الذي عثرت عليه .. عمَ كان يبحث ؟

Onu bulan kadın yeri tarif etti. Fotoğrafları gönderdim.
المرأة التي عثرت عليه حددت المكان.

Bulabildiğim tek şey bu. Al bunu. Ve bunu.
آسف سيدي هذا كل ما عثرت عليه ، خذ هذه وهذه