| - Ama sen de tehlikede olabilirsin. O yüzden bilmen gerek. | Open Subtitles | ولكن قد تكونين عرضة للخطر أيضًا، لهذا السبب عليكِ أن تعلمي |
| Turner ve bu grup hakkında neler döndüğünü bilene kadar adamlarımız tehlikede. | Open Subtitles | حتى نعرف ما يحدث مع تيرنر و مع هذه الخلية فرجالنا عرضة للخطر أنا لا أريد أن يفاجئوا |
| Ama aslında halkın ilgisiz, sessiz kalmasını ve sonunda çevreyi riske sokmasını sağlayan gerçek bir kopukluğa, gerçekten negatif bir bilince sebep oldu. | TED | لكن هذا الااعتقاد أدى الى حدوث انفصام شديد وانتشار عقلية سلبية للغاية أدت الى جعل الناس غير مهتمين و صامتين، مما أدى الى جعل بيئتنا عرضة للخطر. |
| - Savunmasızsın | Open Subtitles | -أنتِ عرضة للخطر |
| Ama düz araziye indiler mi savunmasızlar artık. | Open Subtitles | ولكن بمجرد وصولهم على أرض مستوية، فهم عرضة للخطر |
| Madam, arkadaşınız size söyledi mi bilmiyorum ama bugün onun canına kast etme girişiminde bulunuldu. | Open Subtitles | سيدتي , لا أعرف إن كانت قد أخبرتكِ صديقتكِ لكن اليوم كانت حياتها عرضة للخطر |
| Başkan, hangi milletvekilinin siyasi açıdan savunmasız olduğunu bilmek isterse mesela ortaya çıkmamış idari bir suç diyelim arayacağı kişi ben olurum. | Open Subtitles | حين يرغب الرئيس في معرفة أيّ عضو بمجلس الشيوخ عرضة للخطر السياسي بسبب... لنقل بسبب تورّطه بجريمة في السرّ، |
| Gittikçe daha savunmasız hale geliyoruz. | TED | نصبح عرضة للخطر أكثر من أي وقت مضى. |
| Hayatlarınız tehlikede olduğu için sizi federal tanık koruma programına almak istiyoruz. | Open Subtitles | حياتكما عرضة للخطر نقدم لكم حماية فدرالية مقابل تعاونكم تحت برنامج حماية الشهود |
| Her zaman hayatının tehlikede olduğunu farz et ve sana nasıl davranıyorsa, sende aynı şekilde davran. | Open Subtitles | دائما أنتِ عرضة للخطر. وتعاملي معه كما يتعامل معكِ. |
| Dikkatli olun, beyler. Dikkatli olun! Bütün operasyon tehlikede. | Open Subtitles | انتباه , انتباه عمليتنا بالكامل عرضة للخطر |
| Aileniz yada arkadaşlarınız tehlikede değil. | Open Subtitles | لا أحد من أصدقائكم أو عائلاتكم عرضة للخطر. |
| Yüzbaşı, insanların hayatı tehlikede olabilir. | Open Subtitles | أيها القائد ، هناك حيوات قد تكون عرضة للخطر. |
| Kızımı riske atma konusunda içim rahat değil. | Open Subtitles | لست مرتاحاً في وضع إبنتي عرضة للخطر |
| Kızımı riske sokma konusunda rahat değilim. | Open Subtitles | لست مرتاحاً في وضع إبنتي عرضة للخطر |
| - Savunmasızsın. | Open Subtitles | - عرضة للخطر. |
| Çünkü hesaplar onlineken savunmasızlar. | Open Subtitles | لو أنّها علي الإنترنت فهي عرضة للخطر |
| - savunmasızlar. | Open Subtitles | إنهم عرضة للخطر. |
| Madam, arkadaşınız size söyledi mi bilmiyorum ama bugün onun canına kast etme girişiminde bulunuldu. | Open Subtitles | سيدتي , لا أعرف إن كانت قد أخبرتكِ صديقتكِ لكن اليوم كانت حياتها عرضة للخطر |
| Rachel, iddianın neden en savunmasız olduğunu sorduklarını hatırlamak zorundasın. | Open Subtitles | (راشيل)، عليك أن تتذكري انهم يتساءلون لماذا الحجة هي الأكثر عرضة للخطر |
| - ...savunmasız hale gelecektir. | Open Subtitles | انها سوف تكون عرضة للخطر. |