"عرفت بأن" - Translation from Arabic to Turkish

• olduğunu biliyordum
• olduğunu bilseydim
• olmadığını biliyordum

Gördün mü, o kızda bir terslik olduğunu biliyordum.
أترين لقد عرفت بأن هناك شيء بخصوص تلك الفتاة

Her zaman dünyada büyü olduğunu biliyordum.
لطالما عرفت بأن هُناك سحرٌ ما في هذا العالم.

Gevşeğin çok ilmik olduğunu biliyordum.
عرفت بأن الطليقة كانت أيضا أنشوطة.

Sürprizin bu olduğunu bilseydim, bütün kitaplarımı yakabilirdim.
لو عرفت بأن هذه هي المفاجأة لحرقت كل كتبي

Heights'den sonra, babamım dürüst olmadığını biliyordum.
. بعد كل هذا العلو , عرفت بأن أبى ما كان صريح

Köpeğin bela olduğunu biliyordum.
لقد عرفت بأن هذا الكلب سيكون مشكلة

Bismarck'da bir şeylerin kokuşmuş olduğunu biliyordum.
لقد عرفت بأن هناك شيء يتعفن في بسمارك

Bunun boş bir plan olduğunu biliyordum.
أنا عرفت بأن هذه الخطة مجرد هراء

O çocuğun serserinin teki olduğunu biliyordum.
عرفت بأن ذلك الفتى لم يكن جيدا

- Biliyordum. Daha fazlasının olduğunu biliyordum.
عرفت ذلك، عرفت بأن هناك المزيد

Biliyordum. Biliyordum. Her zaman ellerinin güzel olduğunu biliyordum.
لطالما عرفت بأن يديك جميلتين

Bir şeylerin olduğunu biliyordum.
عرفت بأن هناك شيء خاطئ

Yanlış bir şeyler olduğunu biliyordum... doğru olamayacak kadar iyidi.
عرفت بأن هناك خطأ سيحدث

Daniel'ın işe ihtiyacı olduğunu biliyordum.
عرفت بأن دانييل إحتاج للعمل

Eğer bir parti olduğunu bilseydim en iyi arkadaşımın doğum gününü iptal etmezdim.
إذا عرفت بأن هناك حفلة لن يكون لدي إلغاء على عيد ميلاد صديقتي المفضلة

Bunun bir parti olduğunu bilseydim arkadaşımın doğum gününe giderdim.
إذا عرفت بأن هناك حفلة لن يكون لدي إلغاء على عيد ميلاد صديقتي المفضلة

Bu kadar önemli olduğunu bilseydim rapora yazardım. Önemli degil, Teğmen.
أنا آسف، لو عرفت بأن هذا مهم لكتبته في تقريري

Her ne kadar madalyayı elinde görmek istesem de kalbimin derinliklerinde Aslar Kulübü'nün Üçüncü Lupin gibi bir safkana göre bir yer olmadığını biliyordum.
بقدر ما كنت أتوق لرؤية تلك الميدالية في يدك في قلبي لطالما عرفت بأن الاعمال