| Tabi ki, teröristler hiçbir Hintli öğretmenin Taj da bir suitte kalmayacağını biliyorlardı. | TED | بالطيع, الإرهابيون عرفوا أنه لا يمكن لمعلم هندي أن يقيم في جناح مثل هذا في فندق التاج. |
| Çünkü senden faydalanabileceklerini biliyorlardı. Bunu anladılar. | Open Subtitles | لأنهم عرفوا أنه كان بوسعهم استغلالك لقد رأوا يا ذلك. |
| Seni ve Alec'i suçlayacak kadar şey olduğunu nereden biliyorlardı? | Open Subtitles | كيف عرفوا أنه سيكون هناك مايكفي لتوجيه الإتهام لك ولـ "آليك" ؟ |
| Çünkü insanlar izlendiklerini bilirlerse iyi davranırlar. | Open Subtitles | الناس يتصرفون بشكل أفضل إذا عرفوا أنه مراقبون |
| Çünkü iyi olduğunu bilirlerse... | Open Subtitles | ...لأنهم إذا عرفوا أنه بخير |
| Onlara asla güvenmeyeceğini biliyorlardı. | Open Subtitles | عرفوا أنه من المستحيل لك أن تثق بهم |
| Bende olduğunu biliyorlardı. | Open Subtitles | هم عرفوا أنه كان بحوزتي |
| Burada olduğunu nasıl biliyorlardı? | Open Subtitles | كيف عرفوا أنه كان هنا؟ |