| Açık renkli yüzde sanki minik damarlar var,.. ...incecik tüyler de. | Open Subtitles | هنا, على الجانب الناعم, يوجد عروق صغيرة , وزغب ناعم جدا |
| Bir gün bir bakacaksın çökmüşsün bacağında damarlar çıkmış ve kayganlaştırıcı olmadan düzüşemiyorsun bile. | Open Subtitles | قبل أن تعرفي جسمكِ سوف يترهل عروق رجليك تظهر ولن تكوني قادرة على عمل شيء |
| Bir beyefendi; bir madende çalışıp, yeni bir damar keşfedemez. | Open Subtitles | وسيد رفيع اشترىت منجما عاملاً للذهب وعثرت على عروق جديدة. |
| Bu zımbırtı baştanbaşa damar bağ dokusu ve cıvık, cıvık keselerle dolu. | Open Subtitles | الشي كله عبارة عن حزمة عروق واكياس واربطة لزجة |
| - Var. Sadece Valka'nın nefesi Akivasha'nın damarlarında dolaşan ateşi söndürebilir. | Open Subtitles | فقط نفس فالكا الذى يستطيع مواجهة اللهب المتدفق فى عروق فيكاشا |
| Şu an Eric'in damarlarında akan Warlow'un kanı adamın kendi kanından bile fazla. | Open Subtitles | حالياً , يسري في عروق اريك من دماء وورلو اكثر مما يملك وورلو |
| Üzerlerindeki damarların doğrudan doğruyam insanın ruhuna gittiği parmakları görüyor musunuz? | Open Subtitles | هذه الأصابع لها عروق تسري مباشرة إلى روح الرجل |
| Onları damarsız istiyorsan eğer kendin temizlemelisin. | Open Subtitles | لكن في الاباما الروبيان فيه عروق ان اردته بدون عروق فيجب ان تفعلي ذلك بنفسك |
| Jeotermal aktivitelerle maden damarları içinde yoğrulmadan önce Dünya'daki altın büyük olasılıkla bu yolla Dünya'ya iletildi. | TED | الذهب الموجود على الأرض وصل تقريباً بهذه الطريقة قبل أن يصبح على شكل عروق بواسطة نشاط الحرارة الأرضية. |
| İnsanoğlu'nun Kitabı'nda, Lucifer'in damarlarından çekilen kanla yazılmıştır. | Open Subtitles | هذا مُدون في كتاب الإنسان بدمّ مأخوذ من عروق إبليس. |
| Buzdan bir delta oluşturuyor ve tıpkı soğukkanlı bir canavarın damarlarındaki kan gibi akıyor. | Open Subtitles | يسلك الماء طريقه عبر دلتا الجليد كالدماء الجارية عبر عروق ،وحشٍ من ذوات الدم البارد |
| Seninkiler gibi damarlar gördüğümde pek çok şey söylerim. | Open Subtitles | عندما أرى عروق من هذا القبيل، أقول الكثير من الأشياء. |
| Kollarında siyah damarlar var. | Open Subtitles | كانـت لديها عروق سوداء في اليديـن |
| damarlar sarmaşığa. | Open Subtitles | من عروق الدوالي |
| damarlar sarmaşığa. | Open Subtitles | من عروق الدوالي |
| Tarifte karideslerde damar olmaması gerektiği yazıyor. | Open Subtitles | الوصفة تقول بأن الروبيان لايجب ان يحتوي على عروق |
| Tekli liflere geçirilen saç Beverly'nin kemik parçaları Miriam Lass'den damar ağı Sheldon Isley'den optik sinir ve atardamarlar Yargıç Davies'ten ve Ressamımız James Gray'den de bir ayak tırnağı var. | Open Subtitles | الشعر المحبوك بالشعيرات يعود لبيفرلي فتات العظم يعود لعشيقة مريام عروق من شيلدون ايزلي |
| Tekli liflere geçirilen saç Beverly'nin kemik parçaları Miriam Lass'den damar ağı Sheldon Isley'den optik sinir ve atardamarlar Yargıç Davies'ten ve Ressamımız James Gray'den de bir ayak tırnağı var. | Open Subtitles | الشعر المحبوك بالشعيرات يعود لبيفرلي فتات العظم يعود لعشيقة مريام عروق من شيلدون ايزلي |
| Layla'yı sevdikten sonra, bir savaşçının kanı ve... bir akrebin kara zehri hala damarlarında dolaşıyordu. | Open Subtitles | رغم انه احب ليلى بعقلية المحارب العقرب والسم الذي لا يزال الظلام متعقب من خلال عروق |
| - damarlarında ne dolaşıyor ki? | Open Subtitles | ما الذي يجري في عروق هذا الرجل بالتحديد ؟ |
| Günün birinde damarlarında varis olursa oralara nasıl masaj yapabileceğini de gösteririm. | Open Subtitles | ويوماً ما , عندما تأتيكِ عروق دوالية سأريكِ كيف تدلكينها |
| Çok güzel damarların var. Sana iğne yapmak isterdim. | Open Subtitles | لديك عروق جميلة، أود أن أحقنك فيها |
| Sonunda Brick'ten damarsız bir anı aldım ve onu berbat ettin. | Open Subtitles | أخيرًا حصلت على حكاية بلا عروق من بريك وأنتِ أفسدتِها |
| Bir yumurtayı havada tuttuğunda ve içinde damarları varsa, sallayıp yiyebilirsin. | Open Subtitles | ، إذا كنت تحمل بيضة و لها عروق على قشرها يمكنكَ رجها و من ثم أكلها |
| - Kustuğun kan karaciğer rahatsızlığın yüzünden yırtılan özafagus damarlarından geliyor. | Open Subtitles | يأتي من عروق ممزقة في المريء سببها مرض كبدي |
| Buzdan bir delta oluşturuyor ve tıpkı soğukkanlı bir canavarın damarlarındaki kan gibi akıyor. | Open Subtitles | يسلك الماء طريقه عبر دلتا الجليد كالدماء الجارية عبر عروق ،وحشٍ من ذوات الدم البارد |