| Üzgünüm tatlım ama annen, kalmamı imkansızlaştırdı. | Open Subtitles | آسفة يا عزيزي لكن أمك جعلت إقامتي مستحيلة |
| Biliyorum tatlım ama önemli olan bakmayı bırakabilmiş olman. | Open Subtitles | أعلم يا عزيزي لكن المهم أنّك توقفت عن المشاهدة |
| Başın belada değil, tatlım ama Mandy'i bulabilmemiz için her şeyi yapmalıyız. | Open Subtitles | انت لست في مشكلة , عزيزي لكن علينا ان نفعل كل شي لكي نجد ماندي |
| Bende tatlım ama evliliğimiz yüzünden işin bozulursa düzgün başlayamayız. | Open Subtitles | ، حسناً و أنا أيضاً يا عزيزي لكن إذا عملك قد إنهار . لأننا تزوجنا ، فهذا لن يحدث |
| Seni çok seviyorum, tatlım ama orada yapabileceğin başka bir şey yok mu? | Open Subtitles | انا ,انا احب تواجدك قربي ,يا عزيزي لكن أليس هنالك شيء اخر يمكنك القيام به ؟ |
| Bana çok para ve zamana mâl oldun, tatlım... ama bunu telafi etmenin güzel yollarını bulacağım. | Open Subtitles | لقد كلفتيني الكثير من الوقت والألم يا عزيزي. لكن أنا ذاهب في إيجاد طرق لأسعادك لجعل الأمر لي |
| Bu harika, tatlım ama toplantı nasıldı? | Open Subtitles | حسناً, هذا رائع عزيزي, لكن ماذا عن كيف كان الإجتماع؟ |
| Üzgünüm tatlım, ama bir de iyi tarafından bak. | Open Subtitles | أنا اسفة , عزيزي , لكن إنظر للجانب المشرق |
| Biliyorum, tatlım. Ama dönemem. | Open Subtitles | أعرف ذلك يا عزيزي لكن لا يمكنني |
| Üzgünüm tatlım. Ama anneciğin sana.. | Open Subtitles | أعتذر عزيزي لكن أمك أخبرتك |
| -Çok isterdim, tatlım, ama teddy şehre dönücek, ve annenin bu gece için düşünülmüş planları var. | Open Subtitles | أود يا عزيزي لكن (تيدي) عاد إلى البلدة و أمك تخطط لممارسة الجنس الليلة |
| Teşekkürler, tatlım ama şimdi bak. | Open Subtitles | شكرا عزيزي لكن شاهد |